Examples of using "Retourner" in a sentence and their turkish translations:
Geri gitmek zorunda kaldım.
Geri gelebilirim.
Artık geriye dönebilirsin.
Yatağa geri dönebilirsin.
Beni oraya geri döndürme.
Ofise geri gitmek istiyorum.
İşe geri gitmek istiyorum.
Fransa'ya dönmeyi umuyorum.
- Oraya yeniden gitmek istiyorum.
- Oraya tekrar gitmek istiyorum.
Eve dönmek zorundaydım.
Köyüne geri gitmek istedim.
Koltuğuma dönmeliyim.
Benim eve geri dönmem gerek.
Ben işe geri dönmeliyim.
Dönmek istiyorum.
Toplantıya geri dönmek zorundayım.
Oraya geri gidemeyiz.
Ben tamamen dönmek niyetindeyim.
Üst kata dönmeliyim.
Bunu hâlâ iade edebilir miyim?
Boston'a geri dönmek istiyorum.
Geri dönmek zorundaydım.
Tom, Avustralya'ya geri dönmelidir.
Oraya geri gitmelisin.
Annenin dönüp onu bulması gerek. Tek başına.
Onlarla geri dönemem.
Ben oraya dönmek istemiyorum.
Oraya geri gidemeyiz.
Sadece geri yatmak istiyorum.
Ben şimdi dersime geri dönmek istiyorum.
Ben hücreme geri dönmek istiyorum.
Tren istasyonuna geri dönmek zorundayız.
Şimdi gemiye dönmek zorundayız.
Okula geri gitmeye karar verdim.
Bir gün Boston'a geri dönmek isterim.
İşe dönmeliyim.
Ofise geri gideceğim.
Sadece bir saniye geriye döner misin?
Kitabı ne zaman iade etmem gerekiyor?
Tom eve geri gitmeye korkuyordu.
Hâlâ Boston'a geri gitmeyi planlıyor musunuz?
Boston'a geri gitmek zorunda olduğunu biliyorum.
İşe geri dönmene izin vereceğim.
Sensiz geri gidemem.
Bu tür büyükçe taşların altına da bakmaya devam edeceğiz.
Şimdi eve gitsen iyi olur.
Eve dönüyor musun?Burada kalmayı tercih ediyorum!
Geri dönemeyiz.
Hapishaneye dönmek istemiyorum.
Sanırım tekrar yatmaya gideceğim.
Hapise geri dönemem.
Gerçekten işe dönmek zorundayım.
Boston'a geri gitmek istemiyorum.
Geri gidebilirsin.
Arabaya dönsen iyi olacak.
Tekrar gitmek istiyor musun?
Şimdi işe dönsem iyi olur.
Muhtemelen şimdi işe geri dönmem gerekiyor.
Ben ofise geri dönmek zorundayım.
ve zorla ABD'ye geri döndürüldüm.
Geriye dönüp biraz su alacağım ve bunu deneyeceğim.
Ne zaman eve döneceğini bana bildir.
Oraya tekrar gitmesen iyi olur.
Sanırım işe geri gitmeliyiz.
Gerçekten hapishaneye geri gitmek istemiyorum.
Kasabaya geri dönüyorum.
Bence Boston'a geri gitmeliyiz.
Masama geri dönsem iyi olur.
Bir cenaze için Boston'a geri gitmem gerekiyor.
Sen giyinirken arkamı döneceğim.
İçeriye girsek iyi olur.
Oraya dönemem ve sen de dönemezsin.
Ben giyinirken geriye döner misin?
Geri dönmeli ve o kaya sığınağı kullanmalıyız.
Eylül ayında okula dönmek için istekliydi.
Kitabı kütüphaneye iade etmeyi unutma.
- Bu kitabı bugün kütüphaneye iade etmem lâzım.
- Kitabı bugün kütüphaneye iade etmek zorundayım.
Lütfen beni oraya geri gönderme.
Eğer istersen Boston'a geri gidebilirsin.
Boston'a dönmene izin vermeyeceğim.
Çağımıza geri dönmek için ne yapmalıyız?
Benim okula geri dönmek için çok fazla yaşlı olduğumu düşünüyor musunuz?
Dönmek istiyorum.
İşe geri dönmeden önce sıcak bir duş istiyorum.
Sanırım işe dönsem iyi olur.
İşe dönmeden önce atıştırmalık bir şeyler yedim.
Önümüzdeki hafta sonu plaja tekrar gidebileceğimi umuyordum.
Tom, Noel için Boston'a geri dönmeyi planladığını söylüyor.
Tom eve gitmek istiyor ama gidemiyor.
O Texas'a dönmek için Meksika başkentinden ayrıldı.
Tom planın geri tepebileceğini düşünüyor.
Yaz tatilinden sonra çocuklar okula dönmek zorundadırlar.
Tom doğduğu yere geri dönmek istemiyordu.
Tom, Avustralya'ya geri dönmelidir.
Dönmek istiyorum.
Çalışabileceğim yere, odama gidiyorum.
Ben Japonya'ya dönmeden önce Boston'da müzik okuyordum.