Translation of "Pessimiste" in Turkish

- Tu es pessimiste.
- Vous êtes pessimiste.

Sen kötümsersin.

Tom est pessimiste.

Tom kötümser.

Je suis pessimiste.

Ben kötümserim.

- Ne sois pas si pessimiste !
- Ne soyez pas si pessimiste !

O kadar kötümser olma.

- Pourquoi êtes-vous toujours si pessimiste ?
- Pourquoi es-tu toujours si pessimiste ?

Neden her zaman bu kadar kötümsersin?

Je ne suis pas pessimiste.

- Kötümser değilim.
- Karamsar değilim.

Pourquoi es-tu si pessimiste ?

Neden bu kadar karamsarsın?

Tout le monde se sent pessimiste.

Herkes karamsar hissediyor.

Il a tendance à être pessimiste.

Onun kötümser olma eğilimi var.

Comment peux-tu être si pessimiste ?

Nasıl bu kadar karamsar olabiliyorsun?

L'optimiste qui se regarde dans un miroir devient plus optimiste, et le pessimiste plus pessimiste.

Aynaya bakan iyimser kişi daha da iyimser olur ve kötümser kişi daha da kötümser.

Eh bien, le professeur Pangloss était un pessimiste.

Aslına bakarsanız Profesör Pangloss kötümserdi.

Il est extrêmement pessimiste et n'a pas d'ambitions.

O oldukça karamsar ve hiçbir özlemi yok.

Je suis devenu catholique parce que je suis extrêmement pessimiste.

Ben Katolik oldum çünkü son derece kötümserim.

Vous avez tort. Je ne suis pas pessimiste mais sceptique.

Yanılıyorsun. Ben kötümser değilim ama kuşkucuyum.

Emprunte toujours de l'argent à un pessimiste ; il ne s'attend pas à être remboursé.

Her zaman bir kötümserden ödünç para al; o, geri ödenmesini beklemez.

Les optimistes tout comme les pessimistes apportent leur contribution à la société. L'optimiste invente l'aéroplane, le pessimiste le parachute.

İyimserler de kötümserler de topluma katkıda bulunur. İyimserler uçağı, kötümserler paraşütü icat eder.