Examples of using "Freins" in a sentence and their turkish translations:
Frenler arızalı.
Frenleri ayarlayın.
Hiç frenimiz yok!
Frenlerde sorun var.
Bisikletimin frenlerini ayarlattım.
Araba sürmeden önce frenleri kontrol edin ve ayarlayın.
Polis birisinin frenlere müdahale ettiğini düşünüyor.
Bizim genç, "Frenler düzenli ayarlama gerektirir." der
Bu sistem nihayetinde erkler ayrılığını öyle oturtmuştu ki sistemde