Examples of using "Détruisent" in a sentence and their turkish translations:
Tahta kuruları evleri yok ediyor.
Önemli yabancı yatırım ve ekonominin giderek daha fazla varlıkları ve varlıkları
çünkü yalan haber onu yok ediyor.
Depremler binaları yok ediyor.
Ozon tabakasını incelten kimyasalları kullanmayı hemen durdurmalıyız.
Palmiye yağı yağmur ormanlarını yok ediyor.