Examples of using "Cuisinière" in a sentence and their turkish translations:
Susan iyi bir aşçıdır.
O kötü bir aşçıdır.
Ocağı kapattın mı?
Onun kızı yemek pişirmede kötüdür.
Karım iyi bir aşçı.
O, kötü yemek yapar.
Annem çok iyi bir aşçıdır.
Bu ocak 44 inç genişliğinde.
Patatesleri sobanın üzerine koy.
Onlar onun aşçılıkta iyi olduğunu söylüyor.
Bu soba kullanımı kolaydır.
Bayan Wood çok iyi bir aşçı idi.
Yemek pişirmede iyi olduğunu duyuyorum.
Bir plastik tabak ocakta erir.
Sobaya dokunma.
Tom'un annesi çok iyi bir aşçıdır.
çok güzel bir evde yoga dersleriyle
Ablam iyi bir aşçı değildir ve ben de öyleyim.
Sen iyi bir aşçısın, değil mi?
Sen her zaman iyi bir aşcıydın.
İyi bir aşçı olmalısın.
Kötü bir aşçı ve bir zehirleyici arasındaki tek fark niyettir.
Bir gaz sobası yemek için en iyi ısıyı sağlar.
Kedim sobanın altında saklanıyor.