Examples of using "Complète" in a sentence and their turkish translations:
Tam sürümü satın alın.
Artık ölsem de gam yemem.
Tam bir değerlendirme istiyoruz.
Bütün bir cümle yazın lütfen.
Ve gayet meta bir deneyimde,
Bana kesin gizlilik sözü verdiler
yani kısacası tam bir sanat eseridir
Parti büyük bir başarıydı.
O tüm sorumluluğunu üstlendi.
Tam bir cümleyi nasıl tanımlarsın?
O, tam bir zafer değildi.
Bu tam bir liste değil.
kendi bakış açılarını da iyi sunmuyorlar.
Şimdi pürdikkatine ihtiyacım var.
O, bana tamamen yabancıdır.
Tam bir kanıt olmasada
Biliyorsun, belli ki tam bir kurgu.
Seni tam gözetim altına almaya çalışacağız.
eğer kadro tamsa 9 aylık oynanmaz maç yapılırdı.
? Kahve yok, çikolata yok. Küresel ısınmanın etkileri sadece dünya haritasını
. Veya tam bir liste. Sözde liste haçı ile oylar daha
Küçük siyah bir elbise olmadan bir kadının dolabı tam değildir.
haritadan boğulma veya tamamen kaybolma tehdidi altında . Florida eyaleti tamamen yok olurken
Öyleyse bir kez daha tam bir kurgu gibi görünen şeyin , gerçekte
Tam bir vücut araştırması için seçileceğimi bir an bile asla hayal etmedim.
konusunda temkinli kaldı . Sağlık Örgütü ise resmi web sitesinde bu virüsün
oldukça etkili bir çalışma ilişkisi kurdular. Bu ilişki Berthier'in ikincil rolünü tam olarak kabul etmesine