Examples of using "Caleçon" in a sentence and their turkish translations:
Bir iç çamaşırı!
Külot mu? Külot şimdiye çoktan sönerdi.
Ama külot gibi bir şey, olmasa da olur.
Belki iç çamaşırınızı feda etmeniz gerekebilir. Pekâlâ.
Hiç iç çamaşırı giymiyorum.