Examples of using "Omaisuuden" in a sentence and their turkish translations:
Bir servet yaptım.
Bir şans elde ederek bir kader yaratacaksın.
O büyük bir servet biriktirdi.
John büyük bir serveti miras olarak aldı.
O, borsada bir servet kaybetti.
Tom oğluna büyük bir servet bıraktı.
Kızına büyük bir servet bıraktı.
Tüccar, savaş sonrası döneminde muazzam servet biriktirdi.
Ben sansüre inanıyorum. Onun sayesinde bir servet yaptım.
Bu bilgisayar satın almak istiyorum ama o bir servete mal olur!