Examples of using "Oikeastaan" in a sentence and their turkish translations:
Tam olarak değil.
Peki cinsellik nedir?
Gerçekten aç değilim.
Gerçekten çok mutluyum.
Gerçekten bir uzman değilim.
Aslında, Grant kabul etmedi.
Bunun aslında çok kötü tadı yok.
Aslında hiç Fransızca eğitimi almadım.
O gerçekten gerekli değil.
Tom gerçekten Fransızca konuşmuyor.
Gerçekten o kadar şaşırmadım.
Ne düşündüğün gerçekten umurumda değil.
Cidden hiç sorun değildi.
Tom gerçekten Fransızca çalışmayı sevmiyordu.
Hiç kimse gerçekten ne olduğunu bilmiyor.
Tom gerçekten Boston'da hiç yaşamak istemedi.
İstediğin gerçekten önemli değil.
Gerçekten sana tüm söylemek istediğim bu.
Ben glutensiz bira içiyorum ama onu gerçekten beğenmiyorum.
Seninle plaja gitmek gerçekten oldukça ilginç görünüyor.
Genç görünüyor ama aslında kendisi kırkın üzerinde.
Sanırım Tom gerçekten birinin onu öldürmesini isteyebilir.
Ondan hoşlanıyorum fakat aynı zamanda ona gerçekten inanmıyorum.
Tom gerçekten mutlu görünüyor.
Tom'a ne düşündüğünü gerçekten hiç sormadım.
Tom bana Microsoft'a gerçekten güvenemediğini söyledi.
Gerçekten oldukça meşgulüm.
Hiç kimse gerçekten özgür değildir, çünkü bağımsızlıklarının kölesi olan insanlar var.
Fransızcayı gerçekten nasıl öğrendin?
Aslında cumartesi günü sinemaya gitmek istiyorduk ama düşüncemizi değiştirip evde kaldık.
Birinin haklı diğerinin hatalı olduğunu gerçekten söyleyebileceğimizi sanmıyorum.
Tom aslında çok Fransızca konuşmaz.