Examples of using "Lahjakas" in a sentence and their turkish translations:
Sen yeteneklisin.
Sanatçı yetenekli.
Tom yetenekli bir çocuk.
O, yetenekli genç bir yönetmen.
O fotoğrafçı gerçekten yetenekli.
Tom gerçekten yetenekli, değil mi?
Gerçekten yeteneklisin.
Onun karısı oldukça yetenekli bir kadındır.
Sen yeteneklisin.
Tom senin kadar yetenekli değil.
Aktörün çok yetenekli olduğu konusunda seninle aynı fikirdeyim.
Tove Jansson'ın sadece Moomin'in annesi değil, aynı zamanda son derece yetenekli bir ressam olduğunu biliyor muydun?