Examples of using "Hyväksyä" in a sentence and their turkish translations:
Ben planı onaylayamam.
- Planını onaylayamam.
- Senin planını kabul edemem.
Bunu kabul edemem.
Keşke onu kabul edebilsen.
Bu tamamen kabul edilemez.
Onu kabul etmek zorundayız.
Ben bu teoriyi kabul edemem.
Bunu kabul edebilirim.
Hiçbir koşulda çekleri kabul edemeyiz.
Tom'un Mary'nin sevgisini kabul etme sorunu vardı.
Tom olanları kabullenemedi.
Onun kabul etmekten başka seçeneği olmayacak.
Toplam gizliliği kabul etmek ve bir gizlilik sözleşmesi imzalamak zorundaydık.
Tom'un sonuçları kabul etmekten başka seçeneği yoktu.
Bir çocuk gibi davranılmasına tahammül edemez.
Tom oğlunun intihar etmesi gerçeğiyle başa çıkmada sorun yaşıyor.
Çocukken ,ölürsem dünyanın hemen ortadan kaybolacağını düşündüm.Ne çocukça bir aldanma!Ben sadece dünyanın bensiz devam edip var olacağını kabullenemiyordum.