Examples of using "Voisit" in a sentence and their turkish translations:
Yavaşlayabilirsin.
Bize yardım edebilirsin.
- Bana yardım edebilirdin.
- Bana yardım edebilirsin.
Onu satabilirsin.
Bunu durdurabilirsin.
Bana yardım edebileceğini düşünüyorum.
Keşke onu kabul edebilsen.
- Daha ne istiyorsun?
- Daha ne istersin ki?
Bana yardım edebileceğini düşündüm.
- Bana ne tavsiye verebilirsin?
- Bana ne tavsiye edebilirsiniz?
Haklı olabilirsin.
Zaman yolculuğu yapabilsen nereye gidersin?
Keşke kalabilseniz.
Tom bunu saklayabileceğini söyledi.
Kalabilirsin.
Onu yapabileceğini kim söyledi?
Bana yardım edersen çok minnettar olurum.
Çocukların için genleri seçebilseydin, seçer miydin?
Tom sana onu alabileceğini söyledi mi?
Eve erken gidebileceğini kim söyledi?
Bana yardım edebilirsen minnettar kalırım.
En azından yapabileceğin şey bana cevap vermek.
Senin onu tek başına yapabileceğini sanmıyorum.
Sen bir erkek izci olamazsın ama bir Kız izci olabilirsin.
Açıkçası sen araba sürmeyecek kadar çok sarhoşsun.
daha hasta olduğunuzu hissetmeden önce bile.
Onu sevdiğini söylemen için biraz cesarete ihtiyacın var.
Bana Tom'un ne zaman geleceğini söyleyebilirsen, istasyona gideceğim ve onu alacağım.
Issız bir adada yaşamaya gitmek zorunda olsan ve yanında sadece bir kitap alabilsen, hangisini seçersin?
Dünyanın sonundan önce son saatlerde ne yapacağımı soruyorsun. Muhtemelen çöpü çıkaracağım ve daireyi temizleyeceğim ve bu konuda yardım etmek için gelebilirsin.