Examples of using "Toivottavasti" in a sentence and their turkish translations:
Sizi görmeyi umuyorum.
- İnşallah!
- Umarım!
Umarım değildir.
Umarım sizi rahatsız etmiyorumdur.
Tanrım, umarım doğru karardır.
Umarım bu halat oraya ulaşır.
Bu şey beni taşısa iyi olur.
Sana acil şifalar diliyorum.
İyi uyuduğunu umuyorum.
Sana ayak uydurabileceğimi umuyorum.
Umarım partide eğlenmişsindir.
Yakında görüşürüz umarım.
Sağlıklı olduğunu umuyoruz.
Umarım, bu uzun sürmez.
Umalım da enkaz ileride bir yerde olsun.
Umarım irtibatlaşabiliriz.
Katıldığını umuyorum.
İnşallah ölürsün.
Seni sıkmadığımı umuyorum.
Bir şeyi bölmediğimi umuyorum.
Umarım hava güzel olur.
Seni rahatsız etmediğimizi umuyorum.
İyi bir gece uykusu uyuduğunu umuyorum.
Kimseyi rahatsız etmediğimi umuyorum.
Keşke onu kabul edebilsen.
- İnşallah sağduyu kazanır.
- İnşallah aklıselim hakim olur.
Umarım iyi bir gezi yaptınız.
Bu cümleyi seveceğini umuyorum.
Umarım ailen iyidir.
"O ağır hasta mı?" "Umarım değildir."
Umarım dargın değilsin.
Bunun ciddi bir şey olmadığını umuyorum.
Tom'un bunu yapmama yardım edeceğini umuyorum.
Bu koltuğun meşgul olmadığını umuyorum.
Tom'un kazanacağını umuyorum.
Seni yakında bu çevrede görüyor olacağımızı umuyorum.
İşte başlıyoruz. Bunun kötü bir karar olmamasını umalım.
Yarın gelemeyeceğim. Umarım bensiz halledebilirsin.
Umarım Tom bizi hatırlar.
Umarım sınav kolaydır.
Yardımınız ve dostça sohbetleriniz için teşekkür ederim. Umarım gelecek yıl tekrar görüşürüz.
Dileğinin gerçekleşeceğini umuyorum.
"O hastaydı." "Oh gerçekten mi, umarım ciddi bir şey değildir."