Examples of using "View" in a sentence and their turkish translations:
Ne güzel bir manzara.
Manzara muhteşemdi.
gözlerden uzak olabilirdi.
Şenol Karaca
Ne güzel bir manzara!
Manzara şaşırtıcı.
- Manzaramı kapatıyorsun.
- Görüşümü engelliyorsun.
Manzarayı seviyorum.
Ne harika bir görüntü!
Manzaraya bak.
- Ne güzel bir manzara!
- Ne güzel bir görünüm!
Ne harika bir manzara!
Manzara nefes kesiciydi.
Bu Fadil'in görüşüydü.
Sami görüşten kayboldu.
Manzara muhteşemdi.
Şu manzaraya bir bak.
düşündüğümüzde aslında neden
bütün yolları inceliyor.
o zaman bakış açınız değişmez --
Senin görüşün çok iyimser.
- Bu aşırı derecede iyimser bir bakış.
- O, çok fazla iyimser bir bakış.
- Pollyannacılık bu.
Tren gözden kayboldu.
Onun görüşü oldukça mantıklı.
Onun görüşü çok güvenilir değil.
Bu benim bakış açım.
Harika bir manzara, değil mi?
Ben onların manzarasını bozmuyorum.
Ben görünümüne hayranım.
O çok iyimser bir görüş.
Ben, gay, kalbime bakarım.
Buradaki manzara inanılmazdır.
Buradaki manzara nefes kesicidir.
Manzaranın tadını çıkarıyordum.
- Manzara hoşuna gitti mi?
- Manzaranın keyfini çıkardın mı?
Diğer top da gözünüzün önünde kayboluyor
Muhteşem bir manzara!
Dikiz aynası düştü.
Sözcüklerin ötesinde manzara çok güzel.
Tepe güzel bir manzaraya hükmeder.
- Gemi yakında öründü.
- Gemi yakında ortaya çıktı.
- Gemi yakında görüş alanına girdi.
- Gemi yakında görüş açısına girdi.
Balkonun muhteşem bir manzarası var.
Onlar benim bakış açımı onayladılar.
Onlar benim bakış açımı kabul ettiler.
O dürüst bir biçimde kendi görüşünü dile getirdi.
Buradan güzel bir manzara var.
Muhteşem bir manzara, değil mi?
Farklı bakış noktalarımız var.
O, görüşü benimsemedi.
Bu meseleyi nasıl görüyorsunuz?
Büyük bir görüş değildi.
Tom'un bakış açısını anladım.
Bakış açınızı takdir ediyorum.
Bu görünüm Tom tarafından paylaşılıyor.
Beyaz bir gemi göründü.
O ağaçlar manzaramıza engel oluyor.
Köyümüz nihayet göründü.
Onun işlerle ilgili geniş bir görüşü var.
- Onların hayat görüşü tuhaf görünebilir.
- Hayata bakışları garip görünebilir.
Onun görüşü çok iyimser görünüyor.
Buradan Fuji Dağı görülebilir.
Manzaralı bir oda istiyorum.
Jack kalabalıkta gözden kayboldu.
Buradan, manzaraya inanmayacaksın.
Tom dikiz aynasına baktı.
Fuji Dağı'nın manzarasına hayran kaldık.
Senin gerçekliğe bakışın fazla maddeci.
Benim balkonumdan manzarayı seviyorum.
Bu güzel bir manzara, değil mi?
Ben Shinkansen'den manzarayı seviyorum.
Okyanusun manzarası harikaydı.
Gerçeklik sadece bir bakış açısıdır.
Onun bakış açısından o haklı.
Tom Mary'nin bakış açısını anlamadı.
Köprüden hoş bir manzara var.
Herkesin kendi bakış açısı vardır.
Bu geçerli bir bakış açısıdır.
Bu Alplerin bir manzarasıdır.
Bu odanın manzarası harika.
O, buradan güzel bir manzara.
Tokyo'nun gece görüntüsü muhteşemdir.
Bir sis perdesi bizim görüşümüzü engelledi.
Genç insanların özgürlükçü görüşünü al.
Bakış açınızı anlayabiliyorum.
Bu konudaki görüşüm değişti.
Onların benim görüşümü desteklemelerini beklemiyorum.
Tamamen ekonomik bir bakış açısından bakarsak
Spor buna karşıt bir görüş sunuyor.
Bütünüyle bunu incelememiz gerekiyor.
- Şehrin manzarasında katedral ön plana çıkıyor.
- Şehrin manzarasına katedral hakim durumda.
Tepeden güzel manzaraya hayran kaldılar.
Herkes buradan manzaranın güzel olduğunu söylüyor.
Dağın tepesinden manzara olağanüstüydü.