Examples of using "Valued" in a sentence and their turkish translations:
Onlar çabalarıma değer verdi.
Değer biçilemediği için
Profesörün tavsiyesini değerlendirdi.
Sami kendini yeterince değerli hissetmedi.
Elmasa 5,000 dolar değer biçildi.
Sağlık, hastalık gelene kadar kıymetli değildir.
Onun evi 6.000.000 dolar değerindeydi.
Hastalık gelene kadar sağlık değerli değildir.
insanlar artık yaratıcılıklarıyla değerlendirilmiyorlar.
Hayır, şu an bizler sadece verilerimizle değerlendiriliyoruz.
Anlaşmanın değeri üç milyon dolar.
Tom'a Mary'nin fikrine ne kadar değer verdiğimi söyledim.
okullarımızı sıcak yuvalar hâline getirebiliriz.
Kadınlara dünyanın hiçbir yerinde olmadığı kadar değer veriliyor
Hiçbir şey zamandan daha değerli değildir fakat hiçbir şey daha az değerli değildir.
Çalışma grubundaki iyi takım ruhu olumlu olarak değerlendirilir.
Televizyon önemli bir kültür kaynağı olabilir, ve eğitim yayınlarına birçok okulda değer verilmektedir.
Saray farelerle dolu olduğunda topal bir kedi, hızlı bir attan daha değerlidir.