Translation of "Unfolded" in Turkish

I unfolded one.

Ben bir tane açtım.

She unfolded a blanket.

O bir battaniye açtı.

Tom unfolded his napkin.

Tom peçetesini açtı.

Tom unfolded the map.

Tom haritayı açtı.

Tom unfolded the blanket.

Tom battaniyeyi açtı.

And as I unfolded it,

Onu açtığımda,

The tourist unfolded his map.

Turist haritasını serdi.

Tom unfolded the camp chairs.

Tom kamp sandalyelerini açtı.

The details of the plan unfolded.

- Planın ayrıntıları açıklanmadı.
- Planın detayları açıklanmadı.

Tom unfolded the piece of paper.

Tom kağıt parçasını açtı.

I unfolded the map on the desk.

Haritayı masaya serdim.

The events unfolded just as she predicted.

Olaylar tam onun tahmin ettiği gibi meydana geldi.

Tom unfolded the blanket and wrapped it around himself.

Tom battaniyeyi açtı ve onu kendi etrafına sardı.

Tom unfolded the newspaper and started to read it.

Tom gazeteyi açtı ve onu okumaya başladı.

Tom opened the envelope, pulled out the letter and unfolded it.

Tom zarfı açtı, mektubu çıkardı ve onu açtı.

Mary unfolded the blanket and spread it out over the grass.

- Mary battaniyeyi açtı ve onu çimin üzerine yaydı.
- Mary battaniyeyi açtı ve çimin üzerine serdi.

- Tom unfolded the letter and read it.
- Tom opened the letter and read it.

Tom mektubu açtı ve onu okudu.

- A strange spectacle happened before my eyes.
- A strange spectacle unfolded before my eyes.

Gözlerimin önünde tuhaf bir gösteri oldu.

Mary pulled the ironing board out of the closet and unfolded it, setting it up beside the window.

Mary dolaptan ütü masasını çıkardı ve onu açtı, pencerenin yanına yerleştirdi.