Examples of using "Surfing" in a sentence and their turkish translations:
O sörf yapmaya gitti.
Onlar sörf yapmaya gittiler.
O sörf yapmaya gitti.
O sörf yapmaya gitti.
Tom sörf yapmaya gitti.
Sörf eğlenceliydi.
Sörf yapmaya gidelim.
Ron sörfü seviyor.
Tom sörf yapmayı sever.
Sörf yapmaktan hoşlanıyorum.
Asla sörf yapmıyordum.
Sörf eğlenceli görünüyor.
Sörf yapmaya gidebilir miyim?
Sörf sever misiniz?
Tom sörfü sevmez.
Dün sörf yapmaya gittim.
Sörf yapmaktan hoşlanmam.
Tom sörf yapmaya düşkündür.
Bu sabah sörf yapmaya gittim.
Tom bu sabah sörf yapmaya gitti.
Mary bu sabah sörf yapmaya gitti.
Ben onlarla sörf yapmaya gittim.
Tom'la sörf yapmaya gittim.
Sörf yapmayı seviyorsun, değil mi?
Sami, Hawaii'de sörf yapmaya gitti.
Hiç sörf yapmayı denediniz mi?
Sörf yapmaya bayılıyor.
Kiminle sörf yapmaya gittin?
Tom Mary ile sörf yapmaya gitmiş. olabilir.
Sami kazadan sonra sörf yapmayı bıraktı.
Sörf yapmak çok eğlenceli.
O her hafta sonunu internette sörf yaparak geçirir.
Bu civarda nerede sörfe gidebilirim?
Tom ve ben bu sabah sörf yapmaya gittik.
Bu sabah sörf yapmaya gittin, değil mi?
Tom, Eisbach'a nehir sörfüne gitti.
Geçen yaz her gün sörf yapmaya gittim.
- Hiç Tom'la sörf yaptın mı?
- Tom'la hiç sörf yaptın mı?
- Hiç Tom'la sörfe gittin mi?
Sen genellikle kiminle sörfe gidersin?
Hiç Tom'la sörf yapıyor musun?
Tom Mary ile sörf yapmaya gitmiş olabilir.
Tom zamanının çoğunu sörf yaparak geçirir.
Tom'un Mary ile sörf yapacağını düşündüm.
En son ne zaman sörf yapmaya gittin?
Yüzerek ve sörf yaparak eğlendin mi?
Hangisinde daha iyisin, yarım sörf tahtasıyla sörf yapmada mı yoksa sörf yapmada mı?
O, internette sörf yaparak çok fazla zaman harcar.
Tom sörf yapmaya gittiğinde genellikle bir dalış elbisesi giyer.
Geçen yaz kaç kere sörf yaptın?
Dün bu saatlerde internet de sörf yapıyordum.
Christopher Columbus Pirate Bay'ın sularından zevk aldı ve oraya sık sık sörf yapmaya giderdi.
Ve telefonla konuşmadıkları zaman sürekli internette geziniyorlar.