Translation of "Roughly" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Roughly" in a sentence and their turkish translations:

Roughly.

Aşağı yukarı.

He drives roughly.

O, sert araba sürer.

roughly before 2650 BC

aşağı yukarı milattan önce 2650 yıllarına tekabül ediyor

Tom chopped the onion roughly.

Tom soğanı kaba bir şekilde doğranmıştı.

Worth roughly 50 cents a kilo,

kilosu 50 cent üzerinden hesaplansa

- I'm roughly the same age as Tom.
- I'm roughly the same age as Tom is.

Ben aşağı yukarı Tom'la aynı yaştayım.

It lasts roughly 60 to 90 seconds,

yaklaşık 60-90 saniye sürer

Meaning they orbit within roughly a third

yani kabaca üçte biri yörüngeye giriyor.

I'm roughly the same age as you.

Kabaca seninle aynı yaştayım.

You can speak roughly forty different languages.

Kırk farklı dili kabaca konuşabilirsin.

These can be classified roughly into three types.

Bu, üç büyük kategoriye ayrılabilir.

Tom is roughly the same age as Mary.

Tom aşağı yukarı Mary ile aynı yaşta.

Jupiter is roughly 10 times larger than Earth.

- Jüpiter Dünya'dan yaklaşık on kez daha büyüktür.
- Jüpiter Dünya'nın yaklaşık on katı büyüklüğündedir.

Asia is roughly four times the size of Europe.

Asya yaklaşık olarak Avrupa'nın dört katı büyüklüktedir.

Tom is roughly the same age as I am.

- Tom kabaca benimle aynı yaşta.
- Tom aşağı yukarı benimle aynı yaşta

The population of the country is roughly estimated at 50,000,000.

Ülke nüfusu yaklaşık elli milyona ulaştı.

Roughly half of America's fruits and vegetables come from California.

Amerika'nın meyvelerinin ve sebzelerinin kabaca yarısı Kaliforniya'dan geliyor.

You guys are roughly the same age as we are.

Siz aşağı yukarı bizimle aynı yaştasınız.

Roughly speaking, there were about 30 people in the bus.

Kabaca konuşursak, otobüste yaklaşık 30 kişi vardı.

So, it means, roughly spoken, some monuments there are 12,000 years old,

Yani tahminen oradaki bazı anıtlar 12.000 yaşında,

And you noticed that all the females have the same frequency, roughly?

Dikkat ettin mi, tüm dişiler kabaca aynı frekansa sahipler.

But I think the wreckage is still roughly three miles due east.

ama sanırım enkaz dört buçuk kilometre doğuda kalıyor.

It was out of the ordinary for Chris to behave so roughly.

Chris'in kabaca davranması sıradışı idi.

He estimates that the new house will cost roughly thirty million yen.

O, yeni evin yaklaşık otuz milyon yene mal olacağını tahmin ediyor.

They say amniotic fluid has roughly the same composition as sea water.

Onlar amniyotik sıvının aşağı yukarı deniz suyu ile aynı bileşime sahip olduğunu söylüyorlar.

Here are the languages I want to learn, in roughly chronological order.

İşte öğrenmek istediğim diller, kabaca kronolojik sıra.

There are roughly one and a half billion Muslims in the world.

Dünyada kabaca bir buçuk milyar Müslüman var.

I'm roughly the same weight as I was at this time last year.

Geçen yıl bu zamanda olduğu kadar aşağı yukarı aynı ağırlıktayım.

Roughly how many minutes does it take to get to the station by taxi?

istasyona taksiyle gitmek kabaca kaç dakika sürer?

My chinese is far from perfect, but I can roughly understand everything he is saying.

Benim Çincem mükemmel olmaktan uzak, ama aşağı yukarı onun söylediği her şeyi anlayabiliyorum.

- I am about your age.
- You are about my age.
- I'm roughly the same age as you.

Yaklaşık benim yaşımdasın.

- Tom is about Mary's age.
- Tom is approximately Mary's age.
- Tom is about the same age as Mary.
- Tom is roughly the same age as Mary.
- Tom is approximately the same age as Mary.

- Tom yaklaşık Mary'nin yaşındadır.
- Tom Mary ile yaklaşık aynı yaşta.
- Tom yaklaşık olarak Mary'nin yaşındadır.
- Tom aşağı yukarı Mary ile aynı yaşta.
- Tom yaklaşık olarak Mary ile aynı yaştadır.