Examples of using "Resemblance" in a sentence and their turkish translations:
Benzerlik olağanüstü.
Bir benzerlik görüyor musun?
Hiçbir benzerlik görmüyorum.
Bir benzerlik gördüğümü sandım.
Onlar arasında çarpıcı bir benzerlik vardı.
O, Marilyn Monroe'ya acayip bir benzerlik taşımaktadır.
Bu iki erkek arasındaki benzerlik esrarengiz.
Yahudiliğin Hıristiyanlığa Budizm'den daha daha çok benzerliği vardır.
Dünya'ya en yakın benzemede Mars hepsinden en ilgi çekici olanı.
O, büyük sinema güzelliklerinden biri olan Ingrid Bergman'a şaşırtıcı bir benzerlik taşımaktadır,
Bu eserde görünen tüm karakterler tamamen hayal ürünüdürler. Yaşayan ya da ölü gerçek kişilere olan herhangi bir benzerlik sadece rastlantıdır.