Examples of using "Recite" in a sentence and their turkish translations:
- Kuran okumasını biliyor.
- O Kuranı nasıl ezbere okuyacağını biliyor.
- O, Kur'anı nasıl okuyacağını bilir.
Onun kızı birçok şiiri ezbere okuyabilir.
O, şiirleri nasıl ezbere okuyacağını biliyor.
Mary Tom'un şiiri ezberden okumasını duydu.
Hikayeyi ezbere okuyabildim.
O nasıl Kur'an okunacağını bilir.
Mary'nin Tom'un şiiri ezberden okumasını duymasına izin ver.
Mary Tom'un şiiri ezberden okumasını duydu mu?
Mary Tom'un şiiri ezberden okumasını duyacak mı?
Yarın bir şiiri ezberden okuyacağız.
Tom Mary'nin yazdığı şiiri ezberden okumasını istedi.
Sami deprem sırasında Zelzele Suresi'ni okumaya başladı.
Onun kızı bir sürü şiiri ezbere okuyabilir.
Tom bütün şiiri ezbere okuyabiliyordu.
Kuran'dan uzun sureler okuyabiliyordu.
Tom Mary'nin ezberlediği şiiri ezbere okumasını dinledim.
Tom on üç yaşındayken yazdığı bir şiiri hala ezbere okuyabiliyor.
Birçok kez duyduğum için, şiiri şimdi ezberden okuyabilirim.
Onu çok sık duyduğum için şimdi şiiri ezbere okuyabilirim.
Hristiyan dinine göre yedi ölümcül günahın isimlerini ezberden okuyabilir misin?
Öğretmen çocukları, yaramazlık ettiklerinde ya da çarpım tablolarını ezbere okuyamadıklarında döverdi.