Translation of "Rape" in Turkish

"Yes, rape is wrong.

"Evet, tecavüz yanlış.

Sami witnessed the rape.

Sami tecavüze tanık oldu.

Rape is a horrible crime.

Tecavüz korkunç bir suçtur.

Sami wanted to rape Layla.

Sami, Leyla'ya tecavüz etmek istedi.

They want to rape our women.

Kadınlarımıza tecavüz etmek istiyorlar.

Sami probably tried to rape Layla.

Sami muhtemelen Leyla'ya tecavüz etmeye çalıştı.

Let alone about rape and sexual abuse,

konuşmak bir yana,

People talk about rape outside the home,

İnsanlar tecavüz hakkında evi dışında konuşuyor,

Why does rape and sexual abuse happen?

Tecavüz ve cinsel istismar neden oluyor?

Of pillage and rape in southern Wallachia.

Güney Eflak'da saldırı ve yağmaya başlar

Harassment and rape in the Ottoman Empire

Osmanlıda taciz ve tecavüze

Her father was accused of statutory rape.

Onun babası ırza tecavüzle suçlandı.

Dan encouraged Linda to report the rape.

Dan, Linda'yı zinayı bildirmesi için teşvik etti.

Dan was arrested and charged with rape.

Dan tutuklandı ve tecavüzle suçlandı.

Rape is always a crime of violence.

Tecavüz her zaman bir şiddet suçudur.

Those who commit rape must be punished.

Tecavüz suçu işleyenler cezalandırılmalıdır.

Layla was the victim of a rape.

Leyla tecavüz kurbanıydı.

Rape and sexual assault are crimes of violence.

Tecavüz ve cinsel taciz şiddet suçlarıdır.

Rape is a serious problem on college campuses.

- Tecavüz, üniversite kampüslerinde ciddi bir sorundur.
- Tecavüz, üniversite kampüslerinde ciddi bir sorundur

Rape is a shame for her and her family.

Tecavüz o ve ailesi için bir utançtır.

Sami was sentenced 18 years for rape and assault.

Sami, tecavüz ve saldırı nedeniyle 18 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Sami has worked with a lot of rape victims.

Sami birçok tecavüz kurbanı ile çalıştı.

Cases of harassment and rape are filed one after another

taciz tecavüz derken ardı ardına davalar açılıyor

On the streets, rape and all kinds of other crimes.

tecavüz ve tüm o tarz suçlarla doluydu.

Dan denied he had anything to do with Linda's rape.

Dan Linda'nın tecavüzü ile ilgisi olduğunu reddetti.

But they don't want to talk about rape inside the home,

fakat evin içinde konuşmak istemiyorlar,

I hold Mary in the basement and rape her every day.

- Mary´yi bodrumda tutup, ona her gün tecâvüz ediyorum.
- Mary´yi bodrumda tutuyorum ve ona her gün tecâvüz ediyorum.

Murder, rape, and torture are atrocities associated with times of war.

Cinayet, tecavüz ve işkence savaş zamanlarıyla ilişkili vahşetlerdir.

What happened to the Turkish woman now we sacrifice rape, harassment and murder

Türk kadınına ne oldu da şimdi tecavüze, tacize ve cinayete kurban veriyoruz