Examples of using "Prepares" in a sentence and their turkish translations:
Benim yemeklerimi annem hazırlar.
Aşçı lezzetli yemekler hazırlar.
Ailesi için sağlıklı yemekler hazırlar.
Aşçı her gün farklı yemekler hazırlar.
O şef her gün farklı yemekler hazırlar.
O restoran her gün iki bin yemek hazırlar.
Müziği dinlerken yemeği hazırlar.
Karım bu mutfakta çok iyi yemekler hazırlar.
Annem biz onları sevdiğimizden dolayı kahvaltı için bize tatlı çörek hazırlar.
Mehmed'in ordularının Anadolu'da savaş halinde olduğunu farkeden Vlad Osmanlı topraklarına yağmaya soyunur
Tüm Dünya'da aynı sorun var. Gözle görünmeyen küçücük virüs sonumuzu hazırlıyor.
Benim yemekler annem tarafından hazırlanmaktadır.