Translation of "Plaster" in Turkish

The walls are white plaster.

Duvarlar beyaz sıvalıdır.

The embroideries inside were covered with a fine plaster

içeride bulunan işlemeler ince bir sıva ile kapatıldı

Their job is to coat the walls with plaster.

Onların işi duvarları sıva ile örtmektir.

He saw a small plaster on her left knee.

Sol diz üzerinde küçük bir alçı gördü.

It's made out of paper-mache and plaster of Paris.

Salon, kağıt hamurundan ve Paris alçısından yapılır.

On Christmas day, Tom still had his right leg in plaster.

Noelde Tom'un sağ bacağı hâlâ sargılıydı.