Examples of using "Performance" in a sentence and their turkish translations:
performanslarını artırmaya odaklamıştır.
bir TED konferansı, bir performans
Onun performansı inanılmazdı.
Ne olağanüstü bir performans.
Bu konuşma bitmiştir.
Tom'un performansı iyiydi.
Tom'un performansını sevdim.
Performansın kötü değildi.
Performansınız iyiydi.
Tom'un performansı kötü değildi.
elimize yüzümüze bulaştırıyoruz.
çünkü şahitlerin de performansı azalmıştı
Gösteri boyunca giriş izni yoktur.
Onun performansından memnunum.
Ben onun performansından memnunum.
Onların performanslarından memnun kaldım.
O epeyce bir performanstı.
Gösteri ne zaman bitiyor?
Performans başladı mı?
Tom'un performansından memnunum.
Bu üretkenliğini artıracak.
Performansın ile hayal kırıklığına uğradım.
Tom iyi bir performans verdi.
Tom müthiş bir performans verdi.
Performans hoşuna gitti mi?
Bu büyük bir performanstı.
Bu iyi bir performanstı.
Sen performansını artırabilirsin.
Performansımız yeterince iyi değildi.
Performansımız bir felâketti.
O benim son gösterimdi.
Performansı acı verici derecede utanç vericiydi.
Muhteşem bir performanstı.
Performansın çok iyiydi.
Tom'un performansı çok iyiydi.
Tom'un performansının tatmin edici olduğunu düşündüm.
Ancak kavramsal performansı inceledik
Sonraki gösteri ne zaman?
Onun perfomansına hayran kaldım.
Onun performansı beklentilerine yetmedi.
Tom'un performansından çok memnunum.
Bu yılki performansları çok berbattı.
Tom'un performansı muhteşemden daha azdı.
Performans 8.00'de başladı.
O benim performansımdan memnundu.
Ben senin performansından memnun değilim
Tom birinci sınıf bir performans gösterdi.
Onun gösterisi övgüye değerdi.
Tom Mary'nin performansında hayal kırıklığına uğradı.
Tom Mary'nin gösterisinden sonra alkışlamadı.
Bu gece Tom'un performansı çok iyiydi.
- Performansımla çok gururluyum.
- Performansımla çok gurur duyuyorum.
Tom, Mary'nin performansından etkilendi.
Bugünkü performansımdan memnun değilim.
Onun performansı arzulanan hiçbir şeyi bırakmadı.
Yetenek ve performans iki farklı şeydir.
Tom, Mary'nin performansından çok memnundur.
Dün geceki performanstan keyif aldın mı?
Performans saat 8.00'de başlayacak.
Oyunun sonucu onun performansına bağlı.
Harika performansı için onu övdük.
Koç Tom'un performansından etkilendi.
Elektrikli otomobillerin performansı arttı.
Senin için özel bir performans göstereceğim.
Tom'un performansı onun hayranlarının beklentilerine uygun değildi.
insanların kendi performansları konusunda kafalarını karıştırır.
Üçüncü Kolordu tarafından olağanüstü bir performanstı….
Kabalık, insanları ve performanslarını ortadan kaldırır.
Cuma gösterisi için mevcut hiç bilet yoktu.
Piyanoda amatör bir gösteri yaptı.
Bugünkü gösteri için hiç biletin var mı?
Uyku eksikliği şarkıcının performansını etkiledi.
Seyirci performansları için aktörleri alkışladı.
Tom "En İyi Erkek Performansı" ödülünü kazandı.
Mary "En İyi Kadın Performansı" ödülünü kazandı.
Genç kemancının performansı harikaydı.
Soprano performansı için şiddetli alkış aldı.
Aktörün performansının eleştirisi adildi.
O performansla, kendini aştın. Tebrikler!
Onlar performansın bitiminden önce ayrıldılar.
Performans iki buçuk saat sürer.
Seyirci, performansları için oyuncuları alkışladı.
Yeni sunucu çok daha iyi performansa sahip olmalıdır.
Tom'un performansı beklediğim kadar iyi değildi.
Seyirci onun performansına farklı şekillerde tepki gösterdi.
Gösteri neredeyse bitmişti.
Performans seyirciden müthiş bir alkış aldı.
O, performansı ile ilgili eleştiri alma hakkında endişeli.
Onun performansının iyi olduğunu düşünmüyorum.
Bu aktrisin muhteşem performansı tüm beklentileri aştı.
Grubun performansından etkilendim.
Perde kalktı ve performans başlamıştı.
- Bu araba ötekinden daha iyi bir performansa sahip.
- Bu araba ötekinden daha iyi bir çalışmaya sahip.
Tom, Mary'nin performansının çok iyi olduğunu düşünmüyor.
Onun performansından memnun olmadığımı Tom'a bildirdim.
Bu saygın bir performans oldu, ama kesinlikle heyecan verici değildi.
Patron performansımdan memnun olduğunu söyledi.
Ancak, Napolyon, Davout'un Mısır'daki performansıyla kazanılmıştı;