Examples of using "Passionately" in a sentence and their turkish translations:
Onlar tutkuyla öpüştü.
O sigarayı tutkuyla içerdi.
Tom Mary'yi tutkuyla öptü.
O beni tutkuyla öptü.
O beni tutkuyla öptü.
O onu tutkuyla öptü.
Tom ve Mary tutkuyla öpüştü.
Durum böyleyken tüm kalbimle inanıyorum ki
Tom bu konuda tutkuyla hissediyor.
Tom ve Mary tutkuyla öpüştü.
Sami ve Leyla tutkuyla öpüştüler.
Tom ve Mary birbirlerini tutkuyla öptüler.
Vampir tutkuyla onun boynunu öptü.
Tom tutkuyla Mary'yi dudaklarından öptü.
Onu tutkuyla dudaklarından öptü.
Tom ve Mary birbirlerini tutkuyla öptüler.
Tom tutkuyla aşıktı ona.
Tom Mary'nin gözlüklerini çıkardı ve onu tutkuyla öptü.
- Uzaklara gitsen bile, seni yine de tutkuyla seveceğim.
- Uzaklara gitsen bile, Seni hâlâ tutkuyla seveceğim.
Ben özel yetenekleri yok. Ben sadece tutkuyla meraklıyım.
Az sonra Boston trenine binmek zorunda olacağının farkında olan Tom, peronda Meryem'e tutkuyla sarıldı.