Translation of "Smoked" in Turkish

Tom smoked.

Tom sigara içti.

I smoked.

Sigara içtim.

He smoked.

O sigara içti.

- I have never smoked.
- I've never smoked.

Ben hiç sigara içmedim.

I smoked one.

Ben bir tane sigara içtim.

He smoked cigarettes passionately.

O sigarayı tutkuyla içerdi.

She sat and smoked.

Oturup sigara içti.

Have you ever smoked?

Hiç sigara içtin mi?

Mary smoked a cigar.

Mary bir puro içti.

She smoked a cigarette.

Bir sigara içti.

She smoked a cigar.

Bir sigara içti.

Tom smoked a cigar.

Tom bir puro içti.

Sami smoked some marijuana.

Sami biraz esrar içti.

Sami drank and smoked.

Sami içki içti ve sigara içti.

- I didn't know that Tom smoked.
- I didn't know Tom smoked.

Tom'un sigara içtiğini bilmiyordum.

I haven't smoked for ages.

Yıllarca sigara içmedim.

Dan smoked marijuana with Linda.

Dan, Linda ile esrar içti.

I haven't smoked for years.

Ben yıllardır sigara içmedim.

Smoked herring is called buckling.

Tütsülenmiş ringa balığına isli ringa balığı denir.

Do you like smoked oysters?

Tütsülenmiş istiridye sever misin?

I smoked in my youth.

Gençken sigara içtim.

- They smoked.
- They were smoking.

Onlar tütün içtiler.

- Tom said I smoked too much.
- Tom said that I smoked too much.

Tom çok fazla sigara içtiğimi söyledi.

Would you mind if I smoked?

Sigara içmemin sizce bir sakıncası var mı?

He smoked a cigar after lunch.

O, öğle yemeğinden sonra bir puro içti.

You didn't tell me Tom smoked.

Bana Tom'un sigara içtiğini söylemedin.

Tom avoided places where people smoked.

Tom insanların sigara içtiği yerlerden kaçındı.

I smoked when I was young.

Ben gençken sigara içtim.

I've never smoked in my life.

Hayatımda hiç sigara içmedim.

- This is the first time I've smoked.
- This is the first time that I've smoked.

İlk kez sigara içtim.

I bought tobacco and I smoked it.

Tütün aldım ve onu içtim.

- I have never smoked a cigarette in my life.
- I've never smoked a cigarette in my life.

Hayatımda bir sigara bile içmedim.

- I have never been a smoker.
- I've never been a smoker.
- I have never smoked.
- I've never smoked.

Ben hiç sigara tiryakisi olmadım.

Tom drank coffee while Mary smoked a cigarette.

Mary sigara içerken Tom kahve içti.

It seems that someone has smoked in here.

Biri burada sigara içmiş gibi görünüyor.

I was wondering if you'd mind if I smoked.

Sigara içmemin sakıncası olup olmadığını merak ediyordum.

The boy smoked even though it was not allowed.

Çocuk, izin verilmemesine rağmen sigara içti.

Tom leaned against the wall and smoked a cigarette.

Tom duvara yaslandı vebir sigara içti.

Tom sat on the porch swing and smoked his pipe.

Tom hamakta oturdu ve piposunu içti

Tom's mother died young because she drank and smoked too much.

Tom'un annesi çok fazla içki içtiği ve sigara içtiği için genç öldü.

I'd be lying if I said I had never smoked before.

Daha önce hiç sigara içmediğimi söylersem yalan olur.

Tom hasn't smoked since he was old enough to legally smoke.

Tom yasal olarak sigara içmek için yeterince büyüdüğünden beri sigara içmedi.

Tom likes to eat smoked sardines on crackers with yellow mustard.

Tom sarı hardallı kraker üzerinde füme sardalya yemeyi sever.

67% of those who never smoked said they worried about the health effects of passive smoking.

Hiç sigara içmemiş insanların %67si pasif içiciliğin sağlığa etkisi konusunda endişeli.

Sir, you smoked in your hotel room and we've added a $200 fee to your bill.

Efendim, otel odasında sigara içtiniz ve faturanıza 200 dolarlık bir ücret ekledik.

- Do you mind if I smoke?
- Would you mind if I smoke?
- Would you mind if I smoked?
- May I smoke?

Sigara içebilir miyim?

When I was in Spain, I listened to this kind of music. It was very fast and its fans smoked pot in order to dance to it.

Ben İspanya'dayken bu tür müzik dinledim. O çok hızlıydı ve onun hayranları onunla dans etmek için esrar içtiler.