Translation of "Paid" in Turkish

0.025 sec.

Examples of using "Paid" in a sentence and their turkish translations:

- You already paid.
- You've paid already.

Zaten ödedin.

Tom paid.

Tom ödedi.

Everybody paid.

Herkes ödedi.

I paid.

Ödedim.

Who paid?

Kim ödedi?

- I would've paid.
- I would have paid.

Öderdim.

- I paid in cash.
- I paid cash.

Ben nakit ödedim.

- I paid the bill.
- I paid the check.

Çeki ödedim.

- I paid the bill.
- I've paid the bill.

Ben faturayı ödedim.

- Who paid for it?
- Who paid for that?

- Bunun için kim ödedi?
- Onun için kim ödedi?

- Tom paid the bill.
- Tom paid the check.

Tom çeki ödedi.

- I've already paid you.
- I've paid you already.

Sana zaten ödedim.

- I'm not getting paid.
- I don't get paid.

Ben ödeme almıyorum.

- I paid for it.
- I paid for this.

Ben onu ödedim.

- Tom hasn't paid yet.
- Tom hasn't yet paid.

- Tom'a henüz para ödenmedi.
- Tom'a parası ödenmedi daha.

They paid separately.

Onlar ayrı ayrı ödediler.

She paid nothing.

O hiçbir şey ödemedi.

I paid nothing.

Ben hiçbir şey ödemedim.

I'm paid enough.

Bana yeterince para ödeniyor.

Nobody got paid.

Kimseye para ödenmedi.

Tom paid cash.

Tom nakit ödedi.

Tom paid me.

Tom bana para ödedi.

Who paid you?

Kim sana ödedi?

You've been paid.

Size ödeme yapıldı.

I paid attention.

Ben dikkat ettim.

He paid cash.

O nakit ödedi.

She paid cash.

O nakit ödedi.

Mary paid cash.

Mary nakit ödedi.

We paid cash.

Peşin ödedik.

They paid cash.

Onlar nakit ödedi.

Tom paid nothing.

Tom bir şey ödemedi.

I paid Tom.

Tom'a ödeme yaptım.

Layla paid Sami.

- Leyla, Sami'ye ödeme yaptı.
- Leyla, Sami'ye para verdi.

Tom paid Mary.

Tom Mary'ye ödeme yaptı.

Sami paid Layla.

Sami, Leyla'ya ödeme yaptı.

You already paid.

Zaten ödedin.

You've paid already.

Sen zaten ödedin.

- Each individual paid 7000 dollars.
- Each person paid $7,000.

Her kişi 7,000 dolar ödedi.

- Tom should have paid Mary.
- Tom should've paid Mary.

Tom, Mary'ye ödemeliydi.

- I should've paid more attention.
- I should've paid closer attention.
- I should have paid more attention.
- I should have paid closer attention.

Daha çok dikkat etmeliydim.

- I paid about 50 bucks.
- I paid about fifty dollars.

Yaklaşık elli dolar ödedim.

- When do I get paid?
- When will I get paid?

Ne zaman ödeme alırım?

- I paid about 50 bucks.
- I paid about 50 dollars.

Yaklaşık elli dolar ödedim.

- She paid him four dollars.
- He paid him four dollars.

O ona dört dolar ödedi.

- I am paid by the week.
- I am paid weekly.

Bana haftalık ödeme yapılır.

- You've haven't paid me yet.
- You haven't yet paid me.

Henüz bana para ödemedin.

- I haven't yet been paid.
- I haven't been paid yet.

Bana henüz ödeme yapılmadı.

- Tom got paid more than he expected.
- Tom got paid more than he expected to be paid.

Tom'a umduğundan daha çok ödendi.

Amazon has paid 1.4.

Amazon ise 1,4 milyar ödedi.

They each paid separately.

Onların her biri ayrı ayrı ödedi.

He paid double fare.

O çift bilet ücreti ödedi.

He is well paid.

İyi ücret alıyor.

Tom paid the rent.

Tom kirayı ödedi.

Tom paid the fare.

Tom bilet parasını ödedi.

Tom paid the cashier.

Tom kasiyere ödedi.

Tom paid the bill.

Tom faturayı ödedi.

I got paid today.

Bugün maaşımı aldım.

She is well paid.

İyi ücret alıyor.

I paid in cash.

Ben nakit ödedim.

I paid a fine.

Ben bir ceza ödedim.

I paid my taxes.

Ben vergilerimi ödedim.

We paid for it.

Onun için ödedik.

We'll be well paid.

Bize iyi ödeme yapılacak.

They'll be well paid.

Onlara iyi ödeme yapılacak.

Tom paid his bill.

Tom faturasını ödedi.

I've already been paid.

- Paramı çoktan aldım.
- Bana zaten ödeme yapıldı.

I've already paid you.

Sana zaten ödedim.

I paid for them.

Onları ödedim.

I paid in advance.

Peşin ödedim.

Tom paid Mary back.

Tom Mary'ye geri ödedi.

Tom paid by check.

- Tom çekle ödedi.
- Tom çek ile ödedi.

I'm not paid much.

Bana çok fazla ödenmiyor.

She paid a bill.

O bir hesap ödedi.

Nobody paid any attention.

Hiç kimse dikkat etmedi.

I paid the bill.

Ben faturayı ödedim.

I paid my bills.

Ben faturalarımı ödedim.

Do they get paid?

Maaş alıyorlar mı?

The gamble paid off.

Kumar tuttu.

I paid for Tom.

Ben Tom için ödedim.

Tom paid for everything.

Tom her şey için ödeme yaptı.

Everything was paid for.

Her şey ödendi.

This decision paid off.

Bu karar işe yaradı.

Tom shouldn't be paid.

Tom'a ödeme yapılmamalı.

The effort paid off.

Çaba borcu kapattı.

Tom won't be paid.

Tom'a ödeme yapılmayacak.

I get paid tomorrow.

Bana yarın ödeme yapılır.

Tom has already paid.

Tom zaten ödedi.

They paid customs duties.

Onlar gümrük vergilerini ödediler.

I got paid yesterday.

Dün ödeme aldım.

Tom never paid me.

Tom bana asla ödeme yapmadı.

Tom paid for it.

Tom bunun için ödedi.

Are you paid well?

Sana iyi ödeme yapılıyor mu?

That job paid well.

Bu iş iyi ödedi.

Have you already paid?

Daha önce ödedin mi?