Examples of using "Maybe" in a sentence and their turkish translations:
Belki gibi, sadece belki,
Belki de o çalışacak.
beli 300 belki 500 belkide 1000
Belki gelecek sefer.
Belki adil olmayan bir şekilde?
Belki bazen.
Belki de değil.
Hmm, belki!
Ahm, belki!
Belki onlar mutlu.
- Belki kaderdir.
- Belki o alın yazısıdır.
Belki gideceğim, ve belki gitmeyeceğim.
- O belki gerçektir.
- Belki de o doğrudur.
Ve belki, belki bu çocuk daha önce sizdiniz.
- Belki de hastaydı.
- Belki rahatsızdı.
Belki sana söyleyeceğim ve belki de söylemeyeceğim.
Belki gelecekler ve belki gelmeyecekler.
Belki hesap verme olabilir.
belki de bir anı
Belkide bu olay
- Belki de öldü.
- Belki de ölmüştür.
Belki bir şey değişti.
Belki onlar mutludur.
Belki dedim.
Belki de yalan söylüyorsun.
Belki Tom panikledi.
Belki sen katılmıyorsun.
Olabilir.
Belki onlar aç.
Belki onlar meşgul.
Belki biz akrabayız.
Belki abarttım.
Belki kalırım.
Belki başaracaksın.
Belki bir dahaki sefere!
Belki onlar arkadaşlar.
Belki de o işe yarayacak.
Belki de Fadıl'dır.
Belki bu Tom'dur.
O belki meşguldür.
Belki Tom unutmuştur.
Belki de hatalısındır.
Belki başlamalıyız.
Belki de bu bir hataydı.
Belki bunu onarabilirz.
Belki sadece gitmelisin.
Belki sadece gitmeliyiz.
Belki onu yapabiliriz.
Belki de o doğrudur.
Belki onu arasan iyi olur.
belki bir araya koymaya.
Ya da böyle.
Daha çok şiir gibi olmalı,
Belki şöyle diyorsunuz,
O belki geliyor.
Belki Jane gelecektir.
Belki konuşabiliriz.
Belki yardım edebilirim.
Belki o bir tuzak.
Belki Tom seni seviyor.
Belki biri onu istiyor.
Belki hatalıydım.
Belki Tom bir şey biliyordur.
Belki Tom bir şey gördü.
Belki onların bir şeyi var.
Belki bu önemli bir şeydir.
Belki çok geçtir.
Belki o genç değil.
Belki o gelmeyecek.
Belki onu kontrol edersin.
Belki Tom'u getireceğim.
Belki bir şey kaçırdım.
Belki onlar bir şey bulacaklar.
Belki bir şey kaçırıyoruz.
Belki de Tom öldü.
Belki de sormalısın.
Belki de işi bırakmalısın.
Belki de işi bırakmamalısın.
Belki de gitmelisin.
Belki de gitmemelisin.
Belki ikimiz de yanılıyoruz.
Belki Tom yalan söylüyor.
Belki nedeni bu.
Belki çok geç kaldık.
Belki gitmeliyim.
Belki aşıksın.
Belki onları kandırdım.
Belki gitmem gerekiyor.
Belki durmamız gerekiyor.
Belki bunu hak ediyorum.
Belki dövüşmeliyiz.
Belki beklememiz gerekiyor.