Examples of using "Lit" in a sentence and their turkish translations:
Ben bir kibrit yaktım.
Tom sobayı yaktı.
Tom fırını yaktı.
Tom ateş yaktı.
- Tom purosunu yaktı.
- Tom yaprak sigarasını yaktı.
Cecil bir mum yaktı.
Mumları yaktım.
Sen mumları yaktın.
O, mumları yaktı.
O, mumları yaktı.
Mumları yaktık.
Onlar mumları yaktı.
John bir kibrit yaktı.
Tom bir sigara daha yaktı.
Onun yüzü parladı.
Ken mumları yaktı.
Mumu yaktım.
Kibriti yaktım.
Tom kibriti yaktı.
Tom bir kibrit yaktı.
Tom bir mum yaktı.
Tom mumu yaktı.
Onun gözleri parladı.
Tom üç mum yaktı.
Tom sigarasını yaktı.
Tom bir maytap yaktı.
Tom mumları yaktı.
Tom bir sigara yaktı.
Tom fitili ateşledi.
Tom'un gözleri parladı.
Mary'nin gözleri parladı.
Sobayı yaktım.
Ocağı yaktım.
Sigortayı yaktım.
Üç mum yaktım.
Tom birkaç mum yaktı.
Bir mum yaktım.
Tom bir kibrit yaktı ve sonra onunla mumu yaktı.
Onun gözleri parladı.
Ay odayı aydınlattı.
Onun odası aydınlıktı.
Caddeler parlak bir biçimde aydınlatılmış.
Tom'un gözleri birden parladı.
Leyla bir sigara yaktı.
Odayı tek bir mum aydınlatıyordu.
Pekâlâ, şu ateşi yakalım.
Onlar odalarında mumlar yaktı.
Oda mumlarla aydınlatıldı.
Tom'un yüzü sevinçle aydınlandı.
Yıldırım gökyüzünü aydınlattı.
Sen odandaki mumları yaktın.
Tom'un gülümsemesi odayı aydınlattı.
Mumlardan üçünü yaktım.
O, odasında mumlar yaktı.
Tom masanın üzerindeki mumu yaktı.
Tom loş sokakta ilerledi.
Kamp ateşini yakan Tom değildi.
O, karanlıkta bir mum yaktı.
Odasında birkaç mum yaktı.
Tom bir kibritle mumu yaktı.
Polise göre yangın kasıtlı olarak çıkarıldı.
Tom pastanın üzerindeki mumları yaktı.
Oturdu ve bir sigara yaktı.
Tom kibrit ile mumu yaktı.
Sahne her iki taraftan aydınlatılmıştı.
O oturdu ve bir sigara yaktı.
Ben sadece mumlardan üçünü yaktım.
Tom oturdu ve bir sigara yaktı.
Sami garajda bir ateş yaktı.
Adam bir çakmakla bir sigara yaktı.
Hava soğuktu, bu yüzden ateş yaktık.
Ken mumları yaktı.
Çeşme çok renkli ışıklarla aydınlatılıyor.
Bir kibrit çaktı ve mumları yaktı.
Zayıf bir pille bile, el feneri yandı.
Ateşi yaktım.
Bir mum yaktım, böylece görebildik.
Tom Mary'nin doğum günü pastasındaki mumları yaktı.
ve Mark'ın çıplak, sadece bir çarşaf altında yattığı,
- Bir sigara daha yaktı fakat onu derhal söndürdü.
- Bir sigara daha yaktı, ama hemen söndürdü.
Mary odaya girdiğinde Tom'un yüzü ışıldadı.
Işıklar söndüğünde Tom bir mum yaktı.
Tom bir kibrit kutusu açtı ve bir tane yaktı.
Sami bütün delilleri yok etmek için bir ateş yaktı.
Mum yanarak bitti bu nedenle başka bir tane yaktım.
Ayın güneşe bakan yarısı her zaman ışıldar fakat ışıldayan taraf her zaman dünyaya bakmaz.
- Bütün gökyüzü aydınlandı ve bir patlama meydana geldi.
- Bütün gökyüzü aydınlandı ve bir patlama oldu.
Tom sağ elinde yanan bir mum tutuyor.
Mağara girmeden önce meşale yaktı.
Tom kandili yaktı ve kibriti söndürdü.
Tom kandili yaktı ve alevine baktı.
Mary odaya doğru yürüdüğünde Tom'un kaşı gözü oynadı.
Tom bir mum yaktı ve bodruma indi.
Sonra onu yakacağız. Şuna bakın. İyi seçim.
Ayın güneşe bakan yarısı her zaman ışıldar.
Bir şimşek çakması aniden karanlık gece manzarasını aydınlattı.
Tom loş ışıklı odada oturarak duvara bakıyordu.