Translation of "Infectious" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Infectious" in a sentence and their turkish translations:

Laughter is infectious.

Kahkaha bulaşıcıdır.

You have an infectious disease.

Senin bir bulaşıcı hastalığın var.

They have an infectious disease.

Onların bulaşıcı bir hastalığı var.

Mumps is an infectious disease.

Kabakulak bulaşıcı bir hastalıktır.

The new coronavirus is very infectious.

Yeni koronavirüs çok bulaşıcı.

Not all the infectious diseases are contagious.

Tüm bulaşıcı hastalıklar bulaşıcı değildir.

- Tom's enthusiasm is contagious.
- Tom's enthusiasm is infectious.

Tom'un coşkusu bulaşıcıdır.

Louis Pasteur discovered that germs cause most infectious diseases.

Louis Pasteur mikropların en bulaşıcı hastalıklara neden olduklarını keşfetti.

I like this song. It has an infectious rhythm and it's good to dance to.

Bu şarkıyı severim. Bunun bulaşıcı bir ritmi var ve dans etmek için iyidir.