Translation of "Grandpa" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Grandpa" in a sentence and their turkish translations:

Happy birthday, Grandpa.

Doğum günün kutlu olsun, büyükbaba.

See you, grandpa!

Hoşça kal dede!

- Grandpa likes to overdo it.
- Grandpa likes to go overboard.
- Grandpa likes to overdo things.

Büyükbabam şeyleri abartmayı sever.

My grandpa is sick.

Büyükbabam hasta.

My grandpa patted my head,

Büyükbabamın okşadığı başıma,

Grandpa bought it for me!

- Dedem bana almış!
- Dedem onu bana aldı!

Where does your grandpa live?

Deden nerede yaşıyor?

I love being called Grandpa.

Büyükbaba denilmesini seviyorum.

Grandpa cannot hold urine anymore.

Büyükbabam artık idrar tutamıyor.

How old is your grandpa?

Büyükbabanız kaç yaşında?

Grandpa bought this for me.

Büyükbabam bunu benim için aldı.

Grandpa likes to overdo it.

Büyükbabam onu abartmayı seviyor.

Grandpa likes to go overboard.

Büyükbabam denize gitmekten hoşlanıyor.

Ali's grandpa was a solderer.

Ali'nin dedesi lehimciydi.

Ali's grandpa was a shoeshiner.

Ali'nin dedesi ayakkabı boyacısıydı.

Ali's grandpa was a pharmacist.

Ali'nin dedesi eczacıydı.

Give my regards to grandpa.

Dedeye selam.

Let's visit my grandpa this weekend.

Bu hafta sonu büyükbabamı ziyaret edelim.

We're worried about Grandma and Grandpa.

Büyük annem ve büyük babam için kaygılanıyoruz.

We're worried about Grandpa and Grandma.

Büyükbabamız ve büyükannemiz hakkında kaygılanıyoruz.

"Where is their grandpa from?" "Libya."

"Onların dedeleri nereli?" "Libya."

Ali's grandpa was a lathe operator.

Ali'nin dedesi tornacıydı.

We are worried about grandpa and grandma.

Büyükbaba ve büyükanne hakkında endişeleniyoruz.

I also had grandpa who I really loved.

Ayrıca benim çok sevdiğim bir de büyükbabam vardı.

He's my father's father. He's my paternal grandpa.

O benim babamın babası. O benim baba tarafından büyükbabam.

Grandpa always said there'd be days like this.

Büyükbabam böyle günler olacağını her zaman söyledi.

How are Grandma and Grandpa cooking the fish?

Büyükanne ve büyükbaba nasıl balık pişiriyor?

Grandpa is not glad to be ninety-six.

Büyükbaba doksan altı yaşında olmaktan mutlu değil.

I saw grandpa two or three times a week.

- Haftada iki üç kez dedemle görüşüyordum.
- Dedemle haftada iki üç kez görüşüyordum.

After Grandma's sudden death, Grandpa began to age rapidly.

Babaannenin ani ölümünden sonra, büyükbaba hızla yaşlanmaya başladı.

Grandpa fell down the stairs and was seriously injured.

Büyükbaba merdivenlerden düştü ve ciddi biçimde yaralandı.

It'd be better if you didn't see my grandpa today.

Bugün büyükbabamı ziyaret etmesen iyi olur.

- My grandfather was an archaeologist.
- My grandpa was an archeologist.

Büyükbabam bir arkeologdu.

O grey pussycat, please don't purr. Grandpa might hear you.

O gri kedicik, lütfen mırıldama. Büyükbabam seni duyabilir.

Mom, I don't want to go with Grandpa. Leave me here.

Büyükbabamla gitmek istemiyorum anne. Beni burada bırak.

My grandpa blew out all 97 candles on his birthday cake.

Dedem doğum günü pastası üzerindeki 97 tane mumu üfledi.

My grandpa is good at shogi. His level is fourth dan, amateur.

Dedem iyi şogi oynar. Seviyesi dördüncü dan ve amatör.

Dear grandpa, remember that I had been so ill that I would die soon, and your brother, Doctor Henry, dead for so long, treated me, and I live because he was really a good doctor and a good and very kind man.

Sevgili büyükbaba, çok hasta olduğumu ve yakında öleceğimi unutma, ve erkek kardeşin Doktor Henry, öleli uzun süre oldu, beni tedavi etti ve ben o gerçekten iyi bir doktor olduğu için ve iyi ve çok nazik bir adam olduğu için yaşıyorum.