Translation of "Gradually" in Turkish

0.009 sec.

Examples of using "Gradually" in a sentence and their turkish translations:

We can gradually succeed.

adım adım başarılı olabiliriz.

The noise lessened gradually.

Gürültü giderek azaldı.

It's gradually getting colder.

Hava giderek soğuyor.

She is gradually recovering.

Yavaş yavaş iyileşiyor.

That is gradually changing.

- O kademeli olarak değişiyor.
- O yavaş yavaş değişiyor.

The train gained speed gradually.

Tren yavaş yavaş hızlandı.

She gradually began to understand.

Yavaş yavaş anlamaya başladı.

The storm has gradually abated.

Fırtına yavaş yavaş dinginleşti.

Elementary schools are gradually disappearing.

İlköğretim okulları yavaş yavaş kayboluyor.

The room gradually got hotter.

Oda gittikçe ısındı.

Tom's French is gradually improving.

Tom'un Fransızcası giderek gelişiyor.

The sound gradually died away.

Ses yavaş yavaş kesildi.

The noise gradually became louder.

Gürültü giderek arttı.

The wind gradually died down.

Rüzgar yavaş yavaş kesildi.

Beethoven gradually lost his hearing.

Beethoven yavaş yavaş işitmesini kaybetti.

The days are gradually shortening.

Günler yavaş yavaş kısalıyor.

Gradually, they are all leaving.

Kademeli olarak, hepsi terk ediyor.

My French is gradually improving.

Fransızcım yavaş yavaş gelişiyor.

The sky has gradually clouded over.

- Gökyüzü yavaş yavaş bulutlandı.
- Gökyüzü yavaşça bulutlandı.

The ship gradually came in sight.

Gemi yavaş yavaş göründü.

Old customs are gradually being destroyed.

Eski gümrükler giderek yok oluyor.

Their friendship gradually turned into love.

Onların arkadaşlığı yavaş yavaş aşka dönüştü.

This area is gradually being deforested.

- Bu bölgede ormanlar gittikçe azalıyor.
- Bu alan yavaş yavaş ormansızlaştırılıyor.

I'm gradually getting better at French.

Fransızcada kademeli olarak ileriye gidiyorum.

Tom gradually moved closer to Mary.

Tom yavaş yavaş Mary'ye yaklaştı.

Gradually the interest rate will increase.

Faiz yavaş yavaş yükselecek.

Just going on revealed values, would gradually --

belirli değerler üzerinden gitmesini hayal etmek kolay olurdu..

The bus picked up the speed gradually.

Otobüs yavaş yavaş hızlandı.

The EU's unity is gradually becoming shakier.

AB'nin birliği giderek daha sarsıntılı hale gelmektedir.

Lack of sleep can gradually affect health.

Uyku eksikliği yavaş yavaş sağlığı etkileyebilir.

Gradually, my grades starting to going up

Zamanla notlarım yükseldi.

Many old customs are gradually dying out.

Birçok eski gelenek yavaş yavaş ortadan kalkıyor.

After six o'clock, it gradually became light.

Saat 6'dan sonra yavaş yavaş ışık oldu.

Prices have been gradually rising in recent years.

Son yıllarda fiyatlar giderek artıyor.

The population of this country is gradually diminishing.

- Bu ülkenin nüfusu giderek azalıyor.
- Bu ülkenin nüfusu giderek azalmaktadır.

She's gradually getting used to the new situation.

O, yavaş yavaş yeni duruma alışıyor.

My grandmother was gradually becoming forgetful and frail.

Büyükannem giderek unutkan ve kırılgan oluyor.

The country's linguistic minorities are gradually being assimilated.

Ülkenin dilsel azınlıkları yavaş yavaş asimile ediliyor.

Programming languages have gradually started resembling natural languages.

Programlama dilleri giderek doğal dillere benzemeye başladı.

- Tom is improving slowly.
- Tom is gradually improving.

Tom yavaş yavaş gelişiyor.

The balloon descended gradually as the air came out.

Hava boşalırken balon yavaşça indi.

Tom gradually began to lose his sense of smell.

Tom gitgidide koku duyusunu kaybetmeye başladı.

- It's getting dark little by little outside.
- It's gradually getting dark outside.
- It's slowly getting dark outside.
- It's gradually becoming dark outside.

Dışarıda hava yavaş yavaş kararıyor.

- The days are gradually shortening.
- The days are getting shorter.

Günler kısalıyor.

I was nervous at first, but gradually got more relaxed.

İlk başta gergindim ama yavaş yavaş daha rahatladım.

The combined Hungarian-Wallachian offensive gradually pushed back across the Danube,

Macar Eflak'ın birlikleri yavaş yavaş Tuna'ya çekildi ve yıl sonunda Nicoplos'u geri aldı.

After that he began to enjoy life again and gradually recovered.

Daha sonra hayattan yeniden zevk almaya başladı ve gitgide iyileşti.

At first, I didn't like it, but it gradually became fun.

İlk başta, ben bunu sevmedim, ama gitgide eğlenceli oldu.

The elite Ottoman cavalry descended upon the Crusaders, gradually surrounding their position.

Asil Osmanlı süvarileri Haçlılara saldırdı ve yavaş yavaş mevzilerini kuşattı.

It gradually dawned on me that I had taken the wrong train.

Yanlış trene bindiğimi yavaş yavaş anladım.

- Tom is getting better bit by bit.
- Tom is gradually getting better.

Tom yavaş yavaş iyileşiyor.

With the coming of spring, everything is gradually coming to life again.

Baharın gelmesiyle birlikte her şey yavaş yavaş yeniden hayata dönüyor.

Attack, gradually driving in the enemy left flank…  helping to make Austrian retreat inevitable.

başlattı , yavaş yavaş düşmanın sol kanadını sürerek… Avusturya'nın geri çekilmesini kaçınılmaz hale getirmeye yardımcı oldu.

His health gradually changed for the better after he went to live in the countryside.

Kırsal alanda yaşamak için gittikten sonra onun sağlığı gitgide daha iyi oldu.

- Tom is slowly getting better.
- Tom is getting better bit by bit.
- Tom is gradually getting better.

Tom yavaş yavaş iyileşiyor.

Life would be infinitely happier if we could only be born at the age of eighty and gradually approach eighteen.

Sadece seksen yaşında doğabilseydik ve yavaş yavaş on sekiz yaşına varabilseydik, yaşamımız çok daha mutlu olurdu.