Translation of "Danish" in Turkish

0.011 sec.

Examples of using "Danish" in a sentence and their turkish translations:

I'm learning Danish.

Danimarka dili öğreniyorum.

Get some Danish pastries.

Birkaç Danimarka hamur işi alın.

I like Danish beer.

Danimarka birasını severim.

Where is the Danish embassy?

Danimarka büyükelçiliği nerede?

Denmark is called "Danmark" in Danish.

Danimarka'ya Danimarka dilinde "Danmark" denir.

Niels Bohr was a Danish physicist.

Niels Bohr Danimarkalı bir fizikçidir.

I speak Danish, Swedish and English.

Ben Danca, İsveççe ve İngilizce konuşuyorum.

- I'm from Denmark.
- I am Danish.

Danimarkalıyım.

According to legend, Hrolf-Kraki was a great Danish king of the 6th century – a Danish

uyduruyorsunuz Efsaneye göre, Hrolf-Kraki 6. yüzyılın büyük bir Danimarka kralıydı - Danimarkalı bir

King Hrolf is the Danish King Arthur.

Kral Hrolf, Danimarka Kralı Arthur'dur.

My dog has got a Danish passport.

Köpeğim Danimarka pasaportuna sahip.

Norwegian is similar to Swedish and Danish.

Norveççe, İsveççe ve Dancaya benzer.

Danish pronunciation is a little bit difficult.

Danca telaffuz biraz zor.

We can't yet translate from Esperanto to Danish.

Henüz Esperantodan Danimarkacaya çeviri yapamıyoruz.

Danish officials rejected Trump's offer to buy Greenland.

Danimarkalı yetkililer Trump'ın Grönland'ı satın alma teklifini reddetti.

The Danish word "gift" means both married and poison.

Dancada "gift" kelimesi hem evli hem de zehir anlamına gelmektedir.

I can understand Danish, but I can't speak it.

Danca anlayabiliyorum ama konuşamıyorum.

This is the first time I've ever spoken in Danish.

Şimdiye kadar ilk kez Danca konuştum.

Norwegian, Swedish and Danish are mutually intelligible to a high degree.

Norveççe, İsveççe ve Danimarkaca karşılıklı olarak yüksek derecede anlaşılabilirdir.

"They would never attack a member of the Danish Parliament," he said.

''Danimarka Parlamentosundan birine asla saldırmazlar.'' dedi.

According to Tom, Danish is the most beautiful language in the world.

Tom'a göre, Danimarkaca dünyada en güzel dilidir.

Tom thinks that Danish is the most beautiful language in the world.

Tom, Danca'nın dünyanın en güzel dili olduğunu düşünür.

Tom was flabbergasted when he discovered his name means "empty" in Danish.

Tom, Dancada adının "boş" olduğunu keşfettiğinde tepki vermedi.

If you think French numbers are complicated, take a look at Danish.

Fransız sayılarının karmaşık olduğunu düşünüyorsanız, Danca'ya bir göz atın.

- Dan didn't even invite Linda.
- A Danish person didn't even invite Linda.

Dan, Linda'yı bile davet etmedi.

Emily is learning Danish, because she and her parents are going to Denmark this summer.

Emily Danca öğreniyor, çünkü o ve anne babası bu yaz Danimarka'ya gidiyorlar.

A Danish zoo killed a baby giraffe and invited the public to watch the dissection.

Bir Danimarka hayvanat bahçesi, bir bebek zürafayı öldürdü ve halkı diseksiyonu izlemeye davet etti.

A 13-year-old boy has discovered a treasure which may have belonged to the legendary Danish king Harald Bluetooth.

13 yaşında bir çocuk efsanevi Danimarka kralı Harald Bluetooth'a ait bir hazine keşfetti.

My mother was Norwegian, and my father was Danish. It was not till I was five that I learned that they spoke two separate languages.

Annem Norveçli, babam ise Danimarkalıydı. Onların iki ayrı dil konuştuklarını öğrendiğimdeyse beş yaşımdaydım.