Examples of using "Courageous" in a sentence and their turkish translations:
Sen cesursun.
Tom çok cesurdu.
cesur olalım.
Yürekli değilim.
Yürekli misin?
Tom cesurdur.
Tom cesurdu.
Tom cesur değil mi?
Çok cesursun!
Tom oldukça cesurdu.
Tom inanılmaz yürekliydi.
Tom çok cesur değil.
Tom oldukça cesur.
Tom'un cesur olduğunu düşünüyorum.
- Çok cesursun.
- Çok cesursunuz.
Tom cesur, değil mi?
Tom cesur ve korkusuz.
Tom cesur bir duruş aldı.
Tom cesur ve yiğittir.
cesur konuşmalar yapanlara
- Tom gerçekten cesur, değil mi?
- Tom gerçekten yürekli, değil mi?
- Tom gerçekten gözü pek, değil mi?
- Tom gerçekten korkusuz, değil mi?
Tom oldukça cesur, değil mi?
Tom çok cesur, değil mi?
Tom çok cesur değil, değil mi?
Tom cesurdu.
Tom cesurdur.
Dünya cesurlara aittir.
Tom cesur değildi ama Mary cesurdu.
Tom cesur ama Mary değil.
Gerçeği söylemek için cesurdun.
Tom bunu yapmak için çok cesurdu.
Çok cesursun!
Sen cesursun, değil mi?
Tom oldukça cesur.
Tom çok cesur değildir.
Tom cesareti var.
Tom çok cesur değildi.
Tom'un bu kadar cesur olacağını düşünmemiştim.
Gördüm ki bunları anlatmak inanılmaz bir cesaretti
Kahramanlar cesur, yiğit, başkalarına önderlik edebilen,
Böyle bir şey söylemen cesurca.
Bence o dünyanın en cesur itfaiyecisi.
Tom cesur, değil mi?
Çok cesursun.
Tom çok cesur, değil mi?
Tom oldukça cesur, değil mi?
Tom, Mary'nin göründüğü kadar cesur görünmüyordu.