Translation of "Considering" in Turkish

0.083 sec.

Examples of using "Considering" in a sentence and their turkish translations:

- That is worth considering.
- That's worth considering.
- It's worth considering.

Düşünmeye değer.

I'm considering resigning.

Ben istifa etmeyi düşünüyorum.

It's worth considering.

Bu düşünmeye değer.

We're considering that.

Biz onu düşünüyoruz.

I'm considering it.

Onu düşünüyorum.

Actually considering Hagia Sophia

aslında Ayasofya'ya bakılınca

It's nothing worth considering.

Bu dikkate değer bir şey değil.

That's something worth considering.

O düşünmeye değer bir şey.

I'm considering all possibilities.

Bütün olasılıkları düşünüyorum.

I'm seriously considering it.

Ben bunu ciddi şekilde düşünüyorum.

I'm considering it seriously.

Bunu ciddi olarak düşünüyorum.

This problem deserves considering.

Bu sorun, düşünülmeyi hak ediyor.

We're still considering it.

Biz hâlâ onu düşünüyoruz.

I'm considering my options.

Seçeneklerimi düşünüyorum.

I'm considering the change.

Değişimi düşünüyorum.

Tom is considering it.

Tom bunu düşünüyor.

Layla started considering divorce.

Layla boşanmayı düşünmeye başladı.

I'm considering doing that.

Bunu yapmayı düşünüyorum.

Sami was considering divorce.

Sami boşanmayı düşünüyordu.

I'm considering suing Tom.

- Tom'a dava açmayı düşünüyorum.
- Tom'u mahkemeye vermeyi düşünüyorum.

I'm considering teaching French.

Fransızca dersi vermeyi düşünüyorum.

The plan is worth considering.

Plan değerlendirmeye değer.

He's considering visiting his uncle.

Amcasını ziyaret etmeyi düşünüyor.

I'm considering going with them.

Onlarla gitmeyi düşünüyorum.

Maybe that's something worth considering.

Belki bu düşünmeye değer bir şey.

He's considering becoming a sailor.

Denizci olmayı düşünüyor.

I've been considering your proposal.

- Teklifini düşünüyordum.
- Teklifinizi düşünüyordum.

I've been considering your proposition.

- Teklifini düşünüyordum.
- Teklifinizi düşünüyordum.

Tom is considering several possibilities.

Tom farklı olasılıkları düşünüyor.

Tom is seriously considering that.

Tom bunu ciddi şekilde düşünüyor.

She's considering changing her life.

Hayatını değiştirmeyi düşünüyor.

I'm seriously considering getting married.

Evlenmeyi ciddi olarak düşünüyorum.

I'm considering buying a condominium.

Ben bir kat mülkiyeti almayı düşünüyorum.

What else are you considering?

Başka ne düşünüyorsun?

Tom is considering doing that.

Tom onu yapmayı düşünüyor.

Tom's proposal is worth considering.

Tom'un teklifi düşünmeye değer.

Tom is considering his options.

Tom seçeneklerini düşünüyor.

Dan was considering a divorce.

Dan boşanmayı düşünüyordu.

Her suggestion is worth considering.

Onun önerisi dikkate değer.

Tom's suggestion is worth considering.

Tom'un önerisi düşünmeye değer.

I'm considering not doing that.

Ben onu yapmamayı düşünüyorum.

- Tom said he's considering suing Mary.
- Tom said that he's considering suing Mary.

Tom, Mary'yi dava etmeyi düşündüğünü söyledi.

- You're not seriously considering going, are you?
- You aren't seriously considering going, are you?

Ciddi ciddi gitmeyi düşünmüyorsun, değil mi?

Not considering all of your options,

tüm seçeneklerinizi dikkate almayı

Tom did well considering his age.

Tom yaşına göre iyi yaptı.

The government is considering tax cuts.

Hükümet vergi kesintilerini düşünüyor.

The Government are considering tax cuts.

Hükümet, vergi indirimlerini düşünüyor.

You can't seriously be considering this.

Bunu ciddi olarak düşünüyor olamazsın.

Tom is considering joining the army.

Tom orduya katılmayı düşünüyor.

Tom is considering going to Boston.

Tom Boston'a gitmeyi düşünüyor.

Tom and Mary are considering divorce.

Tom ve Mary boşanmayı düşünüyorlar.

He looks young considering his age.

Yaşı düşünülünce genç gözüküyor.

I'm considering going back to Boston.

Boston'a geri gitmeyi düşünüyorum.

I'm seriously considering filing for divorce.

Ben boşanma davası açmayı ciddi olarak düşünüyorum.

I'm seriously considering moving to Boston.

Cidden Boston'a taşınmayı düşünüyorum.

I'm seriously considering quitting my job.

Ciddi olarak işimi bırakmayı düşünüyorum.

The school is considering disciplinary action.

Okul disiplin eylemi düşünüyor.

Let's begin by considering the similarities.

Benzerlikleri dikkate alarak başlayalım.

I'm seriously considering moving to Australia.

Avustralya'ya taşınmayı ciddi olarak düşünüyorum.

He did well considering his age.

Yaşına göre iyi iş çıkardı.

- I'm considering studying in America next year.
- I'm considering studying in the United States next year.

Gelecek yıl Amerika'da eğitim yapmayı düşünüyorum.

He looks very vigorous, considering his age.

Yaşını göz önünde bulundurursak, o çok güçlü görünüyor.

This is the only alternative worth considering.

Bu düşünmeye değer tek alternatif.

I can't believe I'm even considering this.

Bunu düşündüğüme bile inanamıyorum.

Tom says he's seriously considering our proposal.

Tom önerimizi ciddi şekilde düşündüğünü söylüyor.

I think his suggestion is worth considering.

Bence önerisi düşünmeye değer.

Dan is considering living in London forever.

Dan sonsuza dek Londra'da yaşamayı düşünüyor.

Tom is considering taking a coaching job.

Tom bir koçluk işi almayı düşünüyor.

I can't believe you're considering doing that.

Onu yapmayı düşündüğüne inanamıyorum.

Tom says he's considering quitting his job.

Tom işinden ayrılmayı düşündüğünü söylüyor.

Tom says he's considering getting a dog.

Tom bir köpek almayı düşündüğünü söyledi.

I'm considering taking a speed reading course.

Hızlı okuma kursuna gitmeyi düşünüyorum.

I am considering how to settle the matter.

Meseleyi nasıl halledeceğimi düşünüyorum.

Thank you for considering me for the job.

Beni iş için düşündüğün için teşekkür ederim.

Tom is considering visiting his uncle in Boston.

Tom, Boston'daki amcasını ziyaret etmeyi düşünüyor.

Tom is seriously considering packing his job in.

Tom, ciddi olarak işini kapatmayı düşünüyor.

The European Union is considering banning plastic bags.

Avrupa birliği plastik torbaları yasaklamayı düşünüyor.

I'm considering buying a house on Park Street.

Park Caddesi'nde bir ev satın almayı düşünüyorum.

Tom says he's considering dropping out of school.

Tom okuldan ayrılmayı düşündüğünü söylüyor.

Did you buy the house you were considering?

- Kafandaki evi aldın mı?
- Düşündüğün evi aldın mı?

He does well considering that he has no experience.

O hiçbir tecrübesi olmadığını düşünüyor.

I'm considering sticking around for a few more days.

Birkaç gün daha takılmayı düşünüyorum.

- Tom is thinking about it.
- Tom is considering that.

Tom onu düşünüyor.

Tom is doing very well considering his lack of experience.

Deneyim eksikliği düşünülünce Tom çok iyi yapıyor.

Considering what time it was, the supermarket was relatively empty.

Saatin kaç olduğu göz önüne alındığında, süpermarket nispeten boştu.

It is worthwhile considering what it is that makes people happy.

İnsanları mutlu eden şeyin ne olduğunu düşünmeye değer.

Now, officials are considering what they can do to limit distance.

Şimdi, yetkililer mesafeyi sınırlamak için neler yapabileceklerini düşünüyor.

Tom ended up not buying the car he was considering buying.

Tom satın almayı düşündüğü arabayı almaktan vazgeçti.

With the lack of men in my life, I'm considering turning lesbian.

Hayatımdaki erkeksizlik nedeniyle, lezbiyen olmayı düşünüyorum.

This is particularly important when considering which product is right for you.

Sizin için hangi ürünün doğru olduğunu düşünürken bu özellikle önemlidir.

Tom's third marriage was unhappy and he was considering yet another divorce.

Tom'un üçüncü evliliği mutsuzdu ve hâlâ bir kez daha boşanmayı düşünüyordu.

His third marriage was unhappy and he was considering yet another divorce.

Üçüncü evliliğinden mutsuzdu ve yine boşanmayı düşünüyordu.

I think they were very brave, considering all they had to go through.

Başlarından geçenleri düşününce onların çok cesur olduklarını düşünüyorum.

Soult then marched south and occupied Porto, where rumours began that he was considering

Soult daha sonra güneye yürüdü ve kendisini Portekiz kralı olarak taçlandırmayı

Most teachers don't make a decent living considering the hours they have to work.

Çalışmak zorunda oldukları saatleri düşünerek öğretmenlerin çoğu iyi geçinmiyor.

Considering how long I've been studying French, I should be able to speak it better.

Ne kadar süredir Fransızca çalıştığım göz önüne alındığında onu daha iyi konuşabilmeliyim.

Considering the Ottoman raid to be a violation of the treaty he has with Sultan Mehmed , Vlad

Osmanlı baskınından sonra Sultan 2.Mehmed ile yapmış olduğu

- I'm thinking of buying a house on Park Street.
- I'm considering buying a house on Park Street.

Park Caddesi'nde bir ev satın almayı düşünüyorum.

Considering all I've eaten all day is just one slice of bread, I'm not really all that hungry.

Bütün gün yediğim şeyin sadece bir dilim ekmek olduğunu düşünürsek ben gerçekten o kadar aç değilim.