Examples of using "Certain" in a sentence and their turkish translations:
Ben eminim.
Biz eminiz.
Bu konuda emin misin? Kesinlikle emin misin?
Kimse emin değil.
Oldukça eminim.
Onlar kesinlikle emin.
Ölüm kesindir.
Emindim.
Tom emin değildi.
Sami emin değildi.
Ölüm kesin, sadece zaman kesin değil.
Başarılı olması kesindir.
Bunun olacağına eminim.
Kimse kesin olarak bilmiyor.
diğer toplumların haklarını ihlal etmeyi garanti eden ceza hukuku sistemi
Tom emin görünmüyordu.
amaçları ise belli
Ben bundan eminim.
- Eminim.
- Ben eminim.
Emin olamıyorum.
Benim belli standartlarım var.
Oldukça emin görünüyorsun.
Ben hâlâ emin değilim.
Belirli haklarım var.
Çok emindim.
Kesinlikle emin misiniz?
Tom çok emindi.
Bazı kısıtlamalar uygulanabilir.
Sen emin görünmüyordun.
Bu gerçekler kesin.
Sami bazı kelimeleri yanlış yazdı.
Bazı sorular yanıtsız kaldı.
Tom'u gördüğüne eminim.
Onun hakkında emin değilim.
Bu konuda neredeyse eminim.
Geleceğinden emindim.
Başarından eminim.
Onu yapacağımızdan eminim.
- Tom'un ağlayacağından eminim.
- Eminim Tom ağlar.
Tom'un bitirdiğinden eminim.
Tom henüz emin değil.
belli kişilerce hazırlanan operasyon
Lucy kesin gelecek.
Bunun hakkında emin misin?
Onun geleceğinden eminim.
Bundan emin misin?
Tom'u gördüğüme eminim.
Emin olmak zorundasın.
- Emin olmalıyım.
- Emin olmak zorundayım.
Onu garantiye aldım.
Herhangi bir şey hakkında emin değilim.
Bu konuda yüzde yüz eminim.
- Ben o konuda kendimi emin hissediyorum.
- Kendimi bundan emin hissediyorum.
Neden bu kadar eminsin?
Bazı değerler insanları Amerikalı yapar.
Ben bundan oldukça eminim.
Bunu yapmak ciddi cesaret gerektirir.
Kesin olmaktan uzaktı.
Kesinlikle bilmiyoruz.
Daha kesin olamadım.
Biz kesin olarak bilmeliyiz.
Ondan emin misin?
O kesin gelecek.
Eminim, onu gördüm.
Biz ondan oldukça eminiz.
Ben bundan oldukça eminim.
Tom'un başarıya ulaşacağı kesin.
Bazı yaralanmalar önlenemez.
Tom emin gibi görünüyor.
Tom'un kazanacağı kesin.
Eminim.
Bunun olacağı kesin gibi.
Tom'un masum olduğundan oldukça eminim.
Tom'un hatalı olduğundan kesinlikle eminim.
İzlendiğimizden oldukça eminim.
Bunun gerçek olduğundan oldukça eminim.
Tom'un onu sevdiğinden emin değilim.
Niyetlerinizin güvenilir olduğuna eminim.
Ben onun olmayacağından oldukça eminim.
Ben Tom'a güvendiğimden emin değilim.
Onu Tom'un yaptığından emin misin?
Tom'un bunu yapacağından eminim.
Tom'un kazanacağından neredeyse eminim.
Tom'un yüzebileceğinden emin misin?
Bunun olmadığından oldukça eminim.
Bunun olmayacağından oldukça eminim.
Tom'un sınavı geçeceğinden eminim.
Belirli bir gangster tarafından tehdit ediliyordu.
kötüye kullanıldığında bir insanın yanlış yönlendirilebilmesi.
Ve belki, belli noktaya kadar
Ancak bazı riskler vardır.
Ayrıca belli başlı avantajları var --
O hiçbir şekilde kesin değil.
Onun hakkında oldukça emin misiniz?
Kesin gelir.
Onun hayatta olduğu kesin.
Başaracağı kesin.