Translation of "Attempted" in Turkish

- She attempted suicide.
- She attempted to commit suicide.

O intihar girişiminde bulundu.

He attempted suicide.

O, intihar teşebbüsünde bulundu.

Tom attempted suicide.

Tom intihar girişiminde bulundu.

He attempted to escape.

Kaçmaya teşebbüs etti.

They attempted to escape.

Onlar kaçma girişiminde bulundular.

This should be attempted.

Bu denenmelidir.

She attempted to kill herself.

O, kendini öldürmeye teşebbüs etti.

Tom attempted to rescue Mary.

Tom, Mary'yi kurtarmaya çalıştı.

I haven't attempted it yet.

Henüz denemedim.

Tom attempted to kill himself.

Tom kendini öldürmeye kalkıştı.

Dan attempted to destroy evidence.

Dan kanıtı yok etmeye çalıştı.

I attempted to solve the problem.

Sorunu çözme girişiminde bulundum.

She attempted to persuade her father.

O, babasını ikna etme girişiminde bulundu.

They attempted to assassinate the president.

Başkana suikast düzenlemeye kalkıştılar.

Tom attempted to calm Mary down.

Tom, Mary'yi sakinleştirmeye çalıştı.

Tom attempted to cheer Mary up.

Tom Mary'ye moral vermeyi denedi.

I heard that Tom attempted suicide.

Tom'un intihar teşebbüsünde bulunduğunu duydum.

Tom attempted to apologize in French.

Tom Fransızca özür dilemeye çalıştı.

Tom was charged with attempted murder.

Tom cinayete teşebbüsten suçlandı.

This has never been attempted before.

Daha önce buna hiç teşebbüs edilmedi.

Tom attempted to predict the results.

Tom sonuçları tahmin etmeye çalıştı.

Tom was arrested for attempted murder.

Tom cinayete teşebbüsten tutuklandı.

Tom has never attempted to escape.

Tom asla kaçmayı denemedi.

First attempted and failed coup in Chile.

Şili'de ilk darbe denemesi başarısız oldu.

I attempted to swim across the river.

Nehri yüzerek geçmeyi denedim.

The boy attempted an escape, but failed.

Genç kaçmaya yeltendi ama başaramadı.

My mother attempted to reconcile the couple.

Annem çifti barıştırmayı denedi.

Tom attempted to climb over the fence.

Tom çite tırmanmaya çalıştı.

He attempted to swim across the river.

Nehri yüzerek geçmeye çalıştı.

Tom attempted to make amends with Mary.

Tom Mary ile telafi etmeye kalkıştı.

Tom attempted to clarify what he meant.

Tom ne demek istediğini açıklığa kavuşturmaya çalıştı.

While in prison, Tom attempted an escape.

Hapishanedeyken, Tom bir kaçış girişiminde bulundu.

Tom secretly attempted to frustrate Mary's plans.

Tom gizlice Mary'nin planlarını boşa çıkarma girişiminde bulundu.

She attempted to swim across the Thames.

Thames nehrini yüzerek geçmeye çalıştı.

That poet attempted suicide in their library.

O şair, kütüphanesinde intihar girişiminde bulunmuş.

Tom and Mary attempted to murder John.

Tom ve Mary John'u öldürme girişiminde bulundular.

Sami attempted to get his daughter's custody.

Sami kızının velayetini almaya çalıştı.

Sami attempted to contact Layla many times.

Sami birçok kez Leyla ile iletişime geçmeye çalıştı.

Have you ever attempted to harm yourself?

Hiç kendinize zarar verme girişiminde bulundunuz mu?

Than the European languages we attempted to learn,

çok daha zor olduğu için,

The old man attempted to swim five kilometers.

Yaşlı adam beş kilometre yüzmeyi denedi.

They attempted to break through the enemy line.

- Düşman hattını yarıp geçmeyi denediler.
- Düşman hattını zorla geçme girişiminde bulundular.

- Tom tried to escape.
- Tom attempted to escape.

Tom kaçmaya kalkıştı.

- She tried to commit suicide.
- She attempted suicide.

O intihar girişiminde bulundu.

- This should be attempted.
- Someone should try this.

Biri bunu denemeli.

They attempted in vain to bribe the witness.

Boş yere tanığa rüşvet vermeye yeltendiler.

Sami attempted to set Layla's body on fire.

- Sami, Leyla'nın cesedini yakmaya çalıştı.
- Sami, Leyla'nın cesedini ateşe vermeye çalıştı.

Tom attempted to run out of the courtroom.

Tom mahkeme salonundan kaçmaya çalıştı.

Tom has attempted suicide three times this year.

Tom bu yıl üç kere intihar girişiminde bulundu.

- Tom tried to commit suicide.
- Tom attempted to kill himself.
- Tom attempted suicide.
- Tom has tried to kill himself.

Tom intihar etmeye çalıştı.

Tom has attempted to escape at least three times.

Tom en az üç kez kaçmaya çalıştı.

We attempted to break the lines of the enemy.

Düşman hatlarını kırmayı denedik.

Tom attempted to snuggle, but Mary pushed him away.

Tom sarılıp yatmaya çalıştı ama Mary onu itti.

Tom attempted to molest the eight-year-old child.

Tom sekiz yaşındaki çocuğa taciz girişiminde bulundu.

He attempted to climb the fence to no avail.

O boşuna çite tırmanmaya kalkıştı.

Has anyone attempted to "surf" the Internet since 1998?

1998'den beri herhangi biri internette sörf yapma girişiminde bulundu mu?

- He attempted suicide.
- He tried to commit a suicide.

O, intihar teşebbüsünde bulundu.

The prominent poet attempted to commit suicide in his study.

Tanınmış şair çalışma odasında intihar etmeye kalkıştı.

Dan attempted to find out more about Linda's troubled past.

Dan, Linda'nın sorunlu geçmişi hakkında daha fazla bilgi edinmeye çalıştı.

The famous poet attempted to commit suicide in his library.

Ünlü şair kütüphanesinde intihar etme girişiminde bulundu.

Fadil was found guilty for one count of attempted murder.

Fadil, cinayete teşebbüsten suçlu bulundu.

Sami was charged of attempted murder of his own daughter.

Sami kendi kızını öldürme girişiminde bulunmakla suçlandı.

Tom attempted to escape but was quickly recaptured by his kidnappers.

Tom kaçmaya çalıştı ama onu kaçıranlar tarafından hızla tekrar yakalandı.

A cult member attempted to assassinate the queen with poisoned fruit.

Bir kült üyesi zehirlenmiş meyve ile kraliçeye suikast girişiminde bulundu.

The well-known poet attempted to commit suicide in his study.

Tanınmış şair çalışma odasında intihar girişiminde bulundu.

Tom attempted to persuade Mary to go to church with him.

Tom Mary'yi onunla birlikte kiliseye gitmek için ikna etmeye çalıştı.

- I've never tried doing that.
- I've never attempted to do that.

Onu yapmayı hiç denemedim.

- I tried to kill myself twice.
- I have attempted suicide two times.

Ben iki kez intihar girişiminde bulundum.

- Tom attempted to escape from jail.
- Tom tried to escape from prison.

Tom hapishaneden kaçmaya çalıştı.

I attempted to get up, but my body was heavy as lead.

Kalkmaya çalıştım ama vücudum kurşun gibi ağırdı.

"Don't worry," Dima attempted to put the woman at ease. "It's not mine."

"Endişelenme," Dima kadını rahatlatmaya çalıştı. "Beni değil."

Tom has attempted to make amends by contributing to the orphanage's building fund.

Tom yetimhanenin bina fonuna katkıda bulunarak telafi etmeye çalışmıştır.

Tom and Mary attempted to hike in the dark, but died of hypothermia.

Tom ve Mary karanlıkta yürümeyi denedi ancak hipotermiden öldüler.

- Sami attempted suicide.
- Sami tried to commit suicide.
- Sami tried to kill himself.

- Sami intihar etmeye çalıştı.
- Sami kendini öldürmeye çalıştı.

Tom was the only one who even attempted to do something about the problem.

Tom sorun hakkında bir şey yapmaya teşebbüs eden tek kişiydi.

- Sami attempted to set Layla's body on fire.
- Sami tried to burn Layla's body.

Sami, Leyla'nın cesedini yakmaya çalıştı.

- I've attempted suicide twice.
- I tried to kill myself twice.
- Twice I have tried to kill myself.

İki kez intihara teşebbüs ettim.

Since their first appearance on earth, men have gathered information and have attempted to pass useful ideas to other men.

Yeryüzüne ilk çıkışından beri insanoğlu, bilgi topladı ve faydalı fikirleri diğer insanlara bildirme girişiminde bulundu.

In the sixteenth century, Ottoman Turks attempted to construct a canal in Egypt to unite the Mediterranean Sea and the Red Sea.

On altıncı yüzyılda Osmanlı Türkleri Akdeniz ve Kızıldeniz'i birleştirmek için Mısır'da bir kanal inşa etmeye teşebbüs ettiler.

I have attempted to create a good essay which utilizes my Japanese, but my professor said that much of it was incorrect and that I have to do it all over again.

Japoncam için faydalı olacak güzel bir yazı hazırlamaya çalıştım, ama öğretmenim yazıda epey yanlışlar olduğunu ve yeni baştan yazmam gerektiğini söyledi.