Translation of "Analysis" in Turkish

0.013 sec.

Examples of using "Analysis" in a sentence and their turkish translations:

Continue your analysis.

Analizlerine devam et.

What's your analysis?

Senin analizin nedir?

I want your analysis.

Analizini istiyorum.

It prevents introspection, self-analysis,

Bu içe bakmayı, kendinizi analiz etmeyi engeller

Every situation requires individual analysis.

Her durum bireysel analiz gerektirir.

The analysis is very clear.

Analiz çok açık.

So the data analysis is ongoing,

Veri analizleri devam ediyor

Survival analysis showed a significant reduction.

Yaşam analizi önemli bir düşüş gösterdi.

The analysis gives the following results.

Analiz aşağıdaki sonuçları veriyor.

Should recognize the limitations of our analysis.

analizlerinin sınırlılığının farkında olmalı.

Tom's analysis of the situation seems correct.

Tom'un durum analizi doğru görünüyor.

She maintains that her analysis is correct.

O, analizinin doğru olduğuna ısrar ediyor.

Your analysis of the situation is accurate.

Sizin durum analiziniz doğrudur.

This analysis is divided in two parts.

Bu analiz iki bölüme ayrılır.

He made a thorough analysis of the problem.

Problemi kapsamlı bir şekilde öğrendi.

- I'm afraid I have to agree with Tom's analysis.
- I'm afraid that I have to agree with Tom's analysis.

Korkarım Tom'un analizlerine katılmak zorundayım.

Within their organization, I call it a SWAT analysis.

yapmak zorundalar. Ben buna SWAT analizi diyorum.

This is a good place to start the analysis.

Bu, analize başlamak için iyi bir yerdir.

And then that SWAT analysis has to happen across organizations,

SWAT analizi kuruluşlar genelinde olmalıdır,

We have to make a close analysis of the accident.

Kaza hakkında yakın analiz yapmak zorundayız.

In the last analysis, methods don't educate children; people do.

Son analizlerde, metotlar çocukları eğitmezler; insanlar eğitir.

So I could use these data points as controls in my analysis.

Böylece bu veri göstergelerini analizimde kontrol amaçlı kullanabilecektim.

We must make a close analysis of the causes of the accident.

Kazanın sebepleri hakkında yakın analiz yapmalıyız.

I beg to differ, as I disagree with your analysis of the situation.

Senin durum analizinle ilgili aynı fikirde olmadığım için, maalesef aynı görüşte değilim.

Modern DNA analysis has exonerated many people on death row in the US.

Modern DNA analizleri, ABD'de birçok kişiyi temize çıkardı.

All the skeletons had been beheaded, and analysis showed they were all male, they were mostly

Tüm iskeletlerin kafaları kesilmişti ve analizler onların hepsinin erkek olduğunu, çoğunlukla

His essay gave only a superficial analysis of the problem, so it was a real surprise to him when he got the highest grade in the class.

Onun denemesi, sorunun sadece yüzeysel bir analizini yaptı, bu yüzden sınıfta en yüksek notu aldığında ona gerçekten büyük bir sürpriz olmuştu.