Examples of using "Showed" in a sentence and their turkish translations:
Sen asla göstermedin.
Tom hiç gözükmedi.
Ben bir tane gösterdim.
Kimse görünmedi.
Sami direniş gösterdi.
Tom, Mary'ye bir şey gösterdi.
Bana telefonunu gösterdi.
Bir 2010 yılı çalışması ise
Bugün kimse gelmedi.
Mary memelerini gösterdi.
Tom hiç gelmedi.
Tom az önce geldi.
Tom, Mary'ye bir şey gösterdi.
O beni gezdirdi.
O beni gezdirdi.
Sen asla gelmedin.
Tom bana etrafı gösterdi.
Tom hiç ortalarda görünmedi.
Başka hiç kimse gelmedi.
Tom hiç şaşkınlık göstermedi.
Tom kimliğini gösterdi.
Kimse gelmedi.
O bir resim gösterdi.
Tom önemli cesaret gösterdi.
Tom duygu göstermedi.
O bize fotoğraflar gösterdi.
Kimse beni gezdirmedi.
Tom Mary'ye etrafı gösterdi.
Tom bize yöntemini gösterdi.
Tom da geldi.
Tom'a etrafı gösterdim.
Bu gece herkes geldi.
Leyla göğüslerini gösterdi.
Leyla bacaklarını gösterdi.
Leyla midesini gösterdi.
Mary mektubu bana gösterdi.
Tom bana odasını gösterdi.
Ona kendi odamı gösterdim.
Tom bana mektubu gösterdi.
O bana albümünü gösterdi.
Tom Mary'ye John'un resmini gösterdi.
Odamı ona gösterdim.
Tom haritayı Mary'ye gösterdi.
Tom bana bahçesini gösterdi.
Tom bana Mary'nin resmini gösterdi.
Tom on beş dakika geç geldi.
Tom sadece iş için geldi.
O, bana yeni arabasını gösterdi.
Bir 2019 EdBuild raporu gösterdi ki
Ona patronun kim olduğunu gösterdim.
Yorgunluk kendini onun yüzünde gösterdi.
O bana büyük nezaket gösterdi.
O ne demek istediğini gösterdi.
Şu çocuk korku göstermedi.
O, bana resmini gösterdi.
Maria bize villasını gösterdi.
Maria bize evlerini gösterdi.
Onu bana gösterdi.
Ona yolu gösterdi.
Bana yolu gösterdi.
O bana yolu gösterdi.
Ona yolu gösterdim.
Ona bir kuş gösterdi.
Bana işin inceliklerini gösterdi.
Tom bana bir resim gösterdi.
Tom bize resmini gösterdi.
Tom bize bazı resimler gösterdi.
Tom'a yolu gösterdim
Tom'a kimin patron olduğunu gösterdim.
Tom bana yol gösterdi.
Tom bana ipleri gösterdi.
Tom bana Boston'u gezdirdi.
Tom'un yüzü onun şaşkınlığını gösterdi.
Tom'un yüzü onun rahatlamasını gösterdi.
O, bana odasını gösterdi.
Bize birkaç resim gösterdi.
Bana onun resmini gösterdi.
O, bana albümünü gösterdi.
Gerçek niyetini gösterdi.
O ona fotoğrafı gösterdi.
- Tom asla geri dönmedi.
- Tom asla tekrar gelmedi.
Bana göstermeni tercih ederim.
Geldiğine sevindim.
Ona dövmesini gösterdi.
Bana bahçesini gösterdi.
O ona ayak bileğini gösterdi.
Tom Mary'ye fortoğrafları gösterdi.
Tom Mary'ye listeyi verdi.
Tom Mary'ye çizelgeyi gösterdi.
Tom bana kasabayı gezdirdi.
O, bana albümünü gösterdi.
Ona kendi odamı gösterdim.
O ona fotoğrafımı gösterdi.
Tom Mary'ye pasaportunu gösterdi.
Tom Mary'ye takvimini gösterdi.