Translation of "Alcoholic" in Turkish

0.006 sec.

Examples of using "Alcoholic" in a sentence and their turkish translations:

He's an alcoholic.

O bir alkolik.

I'm an alcoholic.

Ben bir alkoliğim.

Tom became an alcoholic.

Tom bir alkolik oldu.

I'm not an alcoholic.

Ben bir alkolik değilim.

Is Tom an alcoholic?

Tom bir alkolik mi?

Tom is an alcoholic.

Tom bir alkolik.

Tom isn't an alcoholic.

Tom alkolik değil.

Fadil's father was alcoholic.

Fadıl'ın babası alkolikti.

- She is addicted to alcohol.
- She's an alcoholic.
- He's an alcoholic.

O bir alkolik.

- I have never been an alcoholic.
- I've never been an alcoholic.

Ben hiç alkolik olmadım.

He never touches alcoholic drinks.

Alkollü içeceklere elini değdirmez.

Tom's father is an alcoholic.

Tom'un babası alkolik.

My mother is an alcoholic.

Annem bir alkolik.

My mother was an alcoholic.

Annem bir alkolikti.

His father was an alcoholic.

Babası bir alkolikti.

She denied being an alcoholic.

O, alkolik olduğunu reddetti.

He denied being an alcoholic.

O, alkolik olduğunu yalanladı.

What's your favorite alcoholic beverage?

Favori alkollü içeceğin nedir?

What's your favorite alcoholic drink?

Favori alkollü içkin nedir?

Tom is a recovering alcoholic.

Tom iyileşen bir alkolik.

Tom's father was an alcoholic.

Tom'un babası alkolikti.

Champagne is an alcoholic beverage.

Şampanya alkollü bir içkidir.

My wife is an alcoholic.

Karım alkolik.

Do you have anything non-alcoholic?

Alkolsüz bir şeyiniz var mı?

Did Mike stop drinking alcoholic drinks?

Mike alkollü içkileri içmeyi bıraktı mı?

I don't care for alcoholic drinks.

Alkollü içeceklerden hoşlanmam.

What's your favorite non-alcoholic beverage?

En sevdiğiniz alkolsüz içecek nedir?

Tom drank a non-alcoholic beer.

Tom alkolsüz bir bira içti.

Tom is an alcoholic, isn't he?

Tom bir alkolik, değil mi?

Tom's favorite alcoholic drink is tequila.

Tom'un favori alkollü içkisi tekila.

Tom ordered a non-alcoholic drink.

Tom, alkolsüz bir içecek sipariş etti.

- Tom said he himself was an alcoholic.
- Tom said that he himself was an alcoholic.

Tom kendisinin alkolik olduğunu söyledi.

You said you never drank alcoholic drinks!

Sen asla alkollü içecekler içmediğini söyledin!

Do you have any non-alcoholic drinks?

Alkolsüz içkin var mı?

Sake is a traditional Japanese alcoholic drink.

Sake geleneksel alkollü Japon içkisidir.

Tom has a wife who's an alcoholic.

Tom'un alkolik olan bir karısı var.

Tom doesn't drink alcoholic drinks at all.

Tom alkollü içkileri hiç içmez.

Tom's alcoholic father often beat him up.

Tom'un alkolik babası onu sık sık dövdü.

That first trademarked brand was an alcoholic beverage.

insanlığımız hakkında söylediklerini merak ediyorum.

- She is addicted to alcohol.
- She's an alcoholic.

O bir alkolik.

My name is Tom and I'm an alcoholic.

Benim adım Tom ve ben bir alkoliğim.

Please don't bring alcoholic beverages into the stadium.

Lütfen stadyuma alkollü içecek getirmeyin.

Tom was often beaten by his alcoholic father.

Tom alkolik babası tarafından sık sık dövüldü.

What kind of alcoholic beverages do you drink?

Ne tür alkollü içecekler içiyorsunuz?

- Most of Tom's friends know that he's a recovering alcoholic.
- Most of Tom's friends know he's a recovering alcoholic.

Tom'un arkadaşlarının çoğu onun iyileşmekte olan bir alkolik olduğunu biliyor.

People under eighteen aren't supposed to buy alcoholic drinks.

On sekiz yaşın altındaki insanların alkollü içki satın almamaları gerekiyor.

The local government outlawed the production of alcoholic beverages.

Yerel yönetim alkollü içkilerin üretimini yasakladı.

Is it OK to drink alcoholic drinks in this park?

Bu parkta alkollü içki içilir mi?

People who drink alcoholic beverages are not allowed to enter.

Alkollü içki içen İnsanların girmesine izin verilmez.

- Has Mike quit drinking?
- Did Mike stop drinking alcoholic drinks?

Mike içmeyi bıraktı mı?

She didn't want to drink alcoholic drinks every day. However, beer is her favorite drink, so she drinks non-alcoholic beer every day.

Alkollü içkileri her gün içmek istemiyordu. Fakat bira onun sevdiği içkisidir, bu yüzden o her gün alkolsüz bira içiyor.

I'm an alcoholic. I'm a drug addict. I'm homosexual. I'm a genius.

Ben bir alkoliğim. Ben bir uyuşturucu bağımlısıyım. Ben eşcinselim. Ben bir dahiyim.

- Do you have any soft drinks?
- Do you have any non-alcoholic drinks?

Alkolsüz içecekleriniz var mı ?

Sixty percent of Japanese adult males drink alcoholic beverages on a regular basis.

Yetişkin Japon erkeklerinin yüzde altmışı düzenli olarak alkollü içecek içerler.

He said that he worried that he had become an alcoholic like his mom,

alkolik annesine benzeyeceğinden endişelendiğini söyledi,

If I ever turn into an alcoholic, I'll surely go on vacation to Antalya.

Eğer bir gün alkolik olursam, kesinlikle tatile Antalya'ya gideceğim.

- Is Mike off the bottle?
- Has Mike quit drinking?
- Did Mike stop drinking alcoholic drinks?

Mike alkollü içkileri içmeyi bıraktı mı?

We do not sell alcoholic drinks or cigarettes to people under the age of eighteen.

- 18 yaşın altındaki kişilere alkollü içki ve sigara satışı yapmıyoruz.
- 18 yaşından küçüklere alkollü içki ve sigara satışı yapmıyoruz.

This should not be told but Tom is an alcoholic and he beats Mary, his wife.

Bunu söylememek lazım ama Tom alkoliktir ve karısı Mary'yi döver.

The bar where Tom works lost its license because they had been selling alcoholic drinks to minors.

Tom'un çalıştığı bar reşit olmayan kimselere alkollü içki sattığı için ruhsatını kaybetti.

- Do you have any non-alcoholic drinks?
- Do you have alcohol-free drinks?
- Do you have drinks without alcohol?

Alkolsüz içecekleriniz var mı ?

She drinks non-alcoholic beer almost every day because beer is her favorite drink, but she doesn't want to drink alcohol every day.

Neredeyse her gün alkolsüz bira içiyor çünkü bira onun en sevdiği içecek fakat her gün alkol içmek istemiyor.