Examples of using "Knieën" in a sentence and their turkish translations:
Dizlerime masaj yapmak zorundayım.
O, dizlerinin titrediğini hissetti.
Dua etmek için dizlerinin üstüne çöktü.
Boston'da diz boyu kar birikti.
Avustralya'yı dize kadar suyla kaplardı.
Ellerimin avuç içlerini dizlerimi bükmeden yere değdirebilirim.