Examples of using "Grot" in a sentence and their turkish translations:
Küçük bir mağara.
Bu bir mağara.
Küçük bir mağara. Evet, baksanıza.
Serin mağarada mı, yüksek ağaçta mı?
Hiç kimse mağarayı bulamadı.
Bu mağarada kamp yapabilirdik
Ya mağaraya gireceğiz
Ya mağaraya gireceğiz
Bu mağara yarasalarla dolu.
Mağarada kaybolduk.
Mağaraya mı girelim?
Küçük mağara temizlenmiş oldu
Bu mağarada kaç tane yarasa var?
Birçok yarasa bu mağarada yaşar.
Mağarada bulduğum budur.
Peki, ne yapacağız? Mağaranın içine mi girelim,
Muhtemelen bu mağarayı sığınak olarak kullanıyorlar.
Araştırmacılar mağarada bir iskelet keşfettiler.
Bir şey bunu öldürmüş ve yemek için bu mağaraya getirmiş.
Vay canına, burası dağın yan tarafında bulunan devasa bir mağara.
Evet, bu mağarada bir kurt büyük bir piknik yapmış.
Bu mağarada yetki sizde. Kararı verin.
Tom fenerini açtı ve mağaraya girdi.
İlaçlar da gayet serin. Onları mağarada serin tuttuk.
Mağara içeriye kadar uzanıyor. Burası kamp için fena bir yer değil.
Ama orası mağaranın içine göre en azından 20 derece daha sıcaktır.
Ben gittiğimde konferans salonu mağara gibi ve karanlıktı.
Sizce en iyi fikir mağarada kamp yapmak mı?
ve sonra 10 dakika kadar bekleyeceğiz, duman mağarayı dolduracak
"Mağarada ne oluyor? Merak ediyorum." "Hiçbir fikrim yok."
Ya buna tırmanmaya çalışacağım ya da mağaranın ağzından kaya tırmanışı yapacağım.
Mağaranın derinliklerindeki kurt izlerini mi takip edelim?
Bu mağarada kamp yapabiliriz ve bu ilaçlar için de iyi olur. İçerisi çok daha serin.
Bu mağarada kamp yapabiliriz ve bu ilaçlar için de iyi olur. İçerisi çok daha serin.
Bu mağarayı sığınak olarak seçmeniz çok iyi oldu. Orman geceleri daha da canlanıyor.
Bu mağarada yetki sizde. Kararı verin. Çıngıraklı yılan ölümcül olabilir. Bu yüzden dikkatli olmalıyız.