Examples of using "Drankje" in a sentence and their turkish translations:
İçkin nerede?
İçki için teşekkürler.
Ze bir şeyler içmeye gitti,
Bir içkiye ihtiyacım var.
Prenses, iksiri içme.
Tom, alkolsüz bir içecek sipariş etti.
Size bir içki ısmarlamama izin verin.
Bir içkiye ne dersin?
Bir içki ister misin yoksa istemez misin?
Tom Mary'ye bir içki sundu.
- Bu içki şirkettendir.
- Çaylar şirketten.
Sana bir içki ikram edeyim.
Sana bir içki satın almak istiyorum.
Size içki alabilir miyim?
Biri onun içkisine bir şey koydu.
Akşam yemeğinden önce bir içki almak ister misiniz?
Tom bir içki ısmarladı.
Tom kravatını gevşetti ve kendine bir içki doldurdu.
Yardımından dolayı ona teşekkür etmek için ona bir içki ısmarladım.
Yaklaşık üç dakika önce sadece Tom'a bir içki verdim.
Daha sonra bir şey içmek için bize katılmayı planlıyor musunuz?
Canım içki içmek istiyor.
Neredeyse her gün alkolsüz bira içiyor çünkü bira onun en sevdiği içecek fakat her gün alkol içmek istemiyor.