Translation of "‫فأنت" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "‫فأنت" in a sentence and their turkish translations:

اصمت فأنت تشتتني.

Kapa çeneni! Benim dikkatimi dağıtıyorsun.

‫فأنت تحلق في الواقع.‬

Resmen uçuyorsun.

فأنت على الأرجح ناجح،

böylece başarılı olmanız daha olası oluyor

فأنت تعلم بأنك لست معصوماً.

Yanılabileceğinizi biliyorsunuz.

فأنت تعرضها على مستوى العالم.

Onları dünyaya yansıtıyorsunuz.

فأنت تقوم بعمل شَق هنا،

Buradan bir kesik açarsınız

فأنت تحمل بالفعل صورة في عقلك،

zihninizde çoktan bir resme sahip oluyorsunuz

لنفترض أنك معلم ، فأنت تدخل البرنامج

diyelim ki öğretmensiniz giriyorsunuz programa

إن لم تكن معي فأنت ضدي .

Ya benimlesin ya da bana karşısın.

لو ستقوم بذلك، فأنت جاهز لطرح طلبك.

Eğer öyle yapacaksanız, soru almaya hazırsınız.

‫إن فعلت، فأنت تخاطر بتناول طفيليات خطرة.‬

Bunu yaparsanız tehlikeli parazitleri de tüketmiş olma ihtimaliniz artar.

فأنت تُريد الطبيب أن يقوم بشيء ما.

Siz, bir şeyler yapılmasını istiyorsunuz.

إذا فعلت ذلك، فأنت جاهز للتوصية رقم اثنين:

Bunu yaparsanız ikinci öneri için hazırsınız:

لذلك عندما تسأل لماذا الخدمات مجانية ، فأنت مخطئ.

Peki neden hizmetleri bedava diye sorduğunuz anda yanılırsınız.

- إذا لم تكن معنا فأنت ضدنا.
- إذا لم تكن في صفنا فسنعدك من أعدائنا.
- إذا لم تكن تؤيدنا فأنت عدونا.

- Eğer bizimle değilsen o zaman bize karşısın.
- Eğer bizimle değilsen, bize karşısın.

فأنت تعرف ألم فقدان مكان عشت فيه طيلة حياتك

hikâyenizi taşıyan yeri kaybetmenin verdiği ızdırabı bilirsiniz.

ولذا فأنت تركز على ما هو مهم، وتستثني الأمور خارجية.

Önemli olana odaklanır ve konunun dışında olanı bir kenara koyarsınız.

عندما لا تتصرف كما تريد فأنت تبعد نفسك عن اللعبة.

İsteklerine göre davranmadığında kendini oyunun dışına atarsın.

‫ولكن هذا يأتي بمخاطره.‬ ‫فأنت لا تريد أن تصاب بالمرض.‬

Ama riskleri de var. Hasta olmak istemezsiniz.

‫ومهما كنت تظن نفسك سريعاً، ‬ ‫فأنت لست بسرعة الأفعى المجلجلة.‬

Ne kadar hızlı olduğunuzu düşünseniz de bir çıngıraklı yılan kadar değilsiniz.

حتى لا تستفيد حتى جرام واحد ، فأنت ضد هذا البرنامج بالتعاون

bir gram bile faydalanmamak için el birliğiyle bu programa karşısınız

لا عزيزي ، إذا قلت إنني أعرف إجابتك ، فأنت في جزء صغير جدًا

hayır canım ben cevabını biliyorum diyenler varsa siz çok küçük bir kısımdasınız

لذلك حتى إذا كنت رسامًا ، فأنت بحاجة إلى معرفة كيفية تسويق نفسك

Yani siz bir ressam olsanızda kendinizi pazarlamayı bilmeniz gerek

كن من تكن؛ مسلما، مسيحيا أو ملحدا؛ فأنت مجرد إنسان يستحق الاحترام.

Müslüman, Hristiyan ya da ateist; her kim olursanız olun, benim için saygıyı hak eden bir insansınız.

لذا فأنت تفعل ما لو كان أي شخص آخر ليفعله في هذا الموقف.

O durumda kim olsa yapacağı şeyi yapıyorsunuz.

‫هذا يعني أنها مستعدة ‬ ‫لاستخدام عضلاتها للانقضاض للأمام.‬ ‫ومهما كنت تظن نفسك سريعاً، ‬ ‫فأنت لست بسرعة الأفعى المجلجلة.‬

Bunun anlamı, kaslarını kullanarak öne atılmaya hazır olduğudur. Ne kadar hızlı olduğunuzu düşünseniz de bir çıngıraklı yılan kadar değilsiniz.

- إن كنت ستبدأ عملا جديدا، فسيكون عليك تجهيز خطة.
- أن كنت ستبدأ عملاً جديداً فأنت بحاجة لخطة عمل .

Yeni bir işe başlayacaksan, bir iş planına ihtiyacın var.