Examples of using "طفلة" in a sentence and their turkish translations:
O bir çocuk değil.
yoksul bir çocukla uğraşıp durmam
Senin paran bir altındı yavrum
Aslında, gençlik döneminde
O zamanlar sadece bir çocuktum.
ve ben henüz çocukken Danimarka'ya taşındık.
onu, nörolojik olarak donuk bir çocuk olarak görüyordu.
ufacık bir noksanlığı dahi olmayan ultra sağlıklı bir insan,
iyi olanın olağanüstü derecede kusursuz bir bebek olduğunu düşünüyordum,
deyip kendimi parçalamaya devam edebilirdim.