Examples of using "درب" in a sentence and their turkish translations:
arkasında ise iz kalıyor
tıpkı bizim galaksimiz Samanyolu gibi.
Bu bizim galaksimiz, Samanyolu'nun bugünkü halinin bir fotoğrafı.
"Ön yargılı olduğum birini görürsem o zaman bu karşı hareketi uyguluyorum"
Samanyolu galaksisindeki yıldızlardan daha fazla.
Sonraki yıl Kanada dağlarında binicilik yaptım.