Examples of using "تطلب" in a sentence and their turkish translations:
ve istediğiniz şeyi nasıl soracağınızı.
belki de ondan cesaret aldı
Benden para isteme.
Kalmamı istiyor musun?
Leyla para istiyordu.
Ondan yardım isteyebilirsin.
Seninle evlenmemi mi istiyorsun?
Sen imkansızı yapmamı rica ediyorsun.
bir hastasına cinsiyet, ırk veya etnik kökenini sormak zorunda kalmamıştı.
para istediğiniz biriyle ilişki kurmak
Başka hiçbir kuruluş sizden tekrar bu bilgileri istemez.
kurtarma ekibini çağırmalı ve bir hastaneye yetişmelisiniz.
Aya gitmek için NASA'nın şimdiye kadar tasarladığı en büyük roket gerekiyordu.
Çok basit, sormayın almayın.