Examples of using "القوارب" in a sentence and their turkish translations:
Teknelerin sesini duymuşlar.
o güzel 'kayıklara' binip gittiler
o güzel insanlar kayıklara binip gittilerse
Yelkenli tasarlamayı da seviyorum.
U gemileri eğer İngiltere, açlık ile karşı karşıya gelecek yakında yenilmezler.