Translation of "Yaptık" in Spanish

0.026 sec.

Examples of using "Yaptık" in a sentence and their spanish translations:

Gevezelik yaptık.

- Hicimos waffles.
- Hicimos gofres.

Bunu yaptık.

Lo hemos hecho.

Onu yaptık.

Hemos hecho eso.

Ödevimizi yaptık.

Hicimos nuestros deberes.

Tamam, seçimi yaptık.

Bien, lo elegimos.

Ayasofya'yı cami yaptık

Hicimos a Hagia Sophia una mezquita

Biz ne yaptık

Lo que hicimos

Firmayla sözleşme yaptık.

Hicimos un contrato con la empresa.

Onu kendimiz yaptık.

Lo hicimos nosotros mismos.

Sonunda onu yaptık.

Finalmente lo hicimos.

Çamur banyosu yaptık.

Nos dimos un baño de lodo.

Onu hepimiz yaptık.

Todos lo hemos hecho.

Bize denileni yaptık.

Hicimos lo que nos dijeron.

Biz ne yaptık?

¿Qué hemos hecho?

Onu birlikte yaptık.

Lo hicimos juntos.

Biz işimizi yaptık.

Hicimos nuestro trabajo.

Hepimiz onu yaptık.

Todos hemos hecho eso.

Daha kötüsünü yaptık.

Lo hemos hecho peor.

Onu beraber yaptık.

Lo hicimos juntos.

Birbirimize ne yaptık?

¿Qué nos hemos hecho el uno al otro?

Bunu okulda yaptık.

Lo hicimos en la escuela.

İlerleme yaptık mı?

¿Hemos hecho progresos?

Her şeyi birlikte yaptık.

Lo hacíamos todo juntas.

Parkta bir yürüyüş yaptık.

Dimos un paseo en el parque.

Gölün yanında kamp yaptık.

Acampamos al lado del lago.

Biz işimizi zaten yaptık.

Ya hemos terminado nuestro trabajo.

Bunu birkaç kez yaptık.

Lo hicimos unas cuantas veces.

Biz elimizden geleni yaptık.

Dimos lo mejor de nosotros.

Aptalca bir hata yaptık.

Cometimos un error estúpido.

Kapsamlı bir araştırma yaptık.

Realizamos una búsqueda a fondo.

Bunu daha önce yaptık.

Lo hemos hecho antes.

Yapabileceğimiz her şeyi yaptık.

Hicimos todo lo que pudimos.

Sanırım doğru çağrı yaptık.

Creo que tomamos la decisión correcta.

Böyle cezalandırılacak ne yaptık?

¿Qué hemos hecho para ser castigados así?

Biz ahşaptan heykeller yaptık.

Nosotros tallamos estatuas de madera.

Biz yedide kahvaltı yaptık.

Desayunamos a las 7.

İyi bir alış yaptık.

Hicimos una buena compra.

Her şeyi beraber yaptık.

Hicimos todo juntos.

- Başardık.
- Biz onu yaptık.

- ¡Lo conseguimos!
- ¡Lo logramos!

Biz nerede hata yaptık?

¿Dónde nos hemos equivocado?

Büyük bir hata yaptık.

Nosotros cometimos un error enorme.

Bugün çok ilerleme yaptık.

Hicimos un gran progreso el día de hoy.

Çok fazla hata yaptık.

Cometimos demasiados errores.

Sanırım hepimiz hatalar yaptık.

- Creo que todos hemos cometido errores.
- Pienso que todos hemos tenido fallos.

Soruşturmamızı azami özenle yaptık.

Condujimos nuestra investigación con el mayor de los cuidados.

- Yanlış bir şey mi yaptık?
- Yanlış bir şey yaptık mı?

¿Hemos hecho algo mal?

Bak sırf sizin için arka planı beyaz yaptık tişörtü siyah yaptık

Mira, acabamos de hacer el fondo blanco para ti, hicimos la camisa negra

Ve bunları dijital olarak yaptık.

y lo hicimos digitalmente.

İlk yönetim kurulu toplantımızı yaptık.

Y tuvimos la primera reunión de la junta directiva.

Yerel üniversitelerle iş birlikleri yaptık

Nos asociamos con el colegio comunitario de la localidad,

Ilk IntelliMedicine prototip yazıcıyı yaptık.

hemos creado el primer prototipo de impresora de Medicina Inteligente.

Bunu geçen yıl içinde yaptık.

Lo hemos construido en el último año.

Bu programı iki kere yaptık

Hicimos este programa dos veces,

Yaptık, preklinik hayvan modellerinde başardık.

Lo logramos, pero en modelos preclínicos de animales.

Biz onu oranın dışında yaptık.

Logramos salir de ahí.

Biz erken bir başlangıç yaptık.

Nosotros salimos temprano por la mañana.

Ne keyifli bir yolculuk yaptık!

¡Qué viaje agradable tuvimos!

Biz bugün iyi iş yaptık.

Hoy, hicimos un buen negocio.

Biz bir kartopu savaşı yaptık.

Tuvimos una pelea de bolas de nieve.

Bütün gece boyunca kutlama yaptık.

Festejamos toda la noche.

İsveç'te muhteşem bir tatil yaptık.

Tuvimos unas maravillosas vacaciones en Suecia.

Biz kumdan bir kale yaptık.

Hicimos un castillo de arena.

Bunu sadece bir kez yaptık.

Solo lo hicimos una vez.

Biz size bir pasta yaptık.

- Te hicimos un pastel.
- Te preparamos una tarta.

Sabah kahvaltısı için gözleme yaptık.

- Hicimos tortitas para desayunar.
- Hacemos panquecillos calientes para desayunar.
- Hacemos hotcakes para desayunar.
- Hicimos panqueques para el desayuno.

Dün bir yangın tatbikatı yaptık.

Tuvimos un simulacro de incendio ayer.

İsveç'te harika bir tatil yaptık.

Tuvimos unas maravillosas vacaciones en Suecia.

Az önce bir konuşma yaptık.

- Acabamos de hablar.
- Hemos tenido una charla.

Çok şiddetli bir tartışma yaptık.

Tuvimos un debate muy vigoroso.

Biz bazı aptalca hatalar yaptık.

Cometimos algunos estúpidos errores.

Yanlış bir şey yaptık mı?

¿Hemos hecho algo mal?

Biz harika bir tatil yaptık.

Tuvimos unas vacaciones maravillosas.

Ve açık ve şeffaf davranarak yaptık.

volviéndonos abiertos y transparentes.

Biz de tam olarak bunu yaptık.

Así que fue lo que hicimos.

Amerika Birleşik Devletleri'nde Kadın Yürüyüşü yaptık.

Tuvimos la marcha de las mujeres en EE. UU.,

Ve 120 doğum merkezinde deneme yaptık.

e hicimos una prueba allí en 120 centros de maternidad,

Biz de bir ekleme yaptık buna,

Tuvimos que agregar este,

Bir İngiliz olarak konuşursak , orada yaptık!

como un inglés, ¡lo hicimos allí!

Aldığımızdan beri evde birçok iyileştirmeler yaptık.

- Hemos hecho varias mejoras a nuestra casa desde que la compramos.
- Le hemos hecho numerosas mejoras a nuestra casa desde que la compramos.

Çocuğu kurtarmak için elimizden geleni yaptık.

Hicimos todo lo que pudimos para salvar al niño.

Türbulanstan dolayı sert bir uçuş yaptık.

Tuvimos un vuelo terrible por la turbulencia.

Onun geçmişi ile ilgili anketler yaptık.

Hicimos averiguaciones en su pasado.

Geçen yıl, biz Londra'ya gezi yaptık.

El año pasado viajamos a Londres.

Bir hafta boyunca orada kamp yaptık.

Acampamos allí durante una semana.

Şubat ayında kısa bir tatil yaptık.

En febrero, tuvimos unas vacaciones cortas.

İkimiz hiçbir şey olmamış gibi yaptık.

Los dos hicimos como si no hubiera pasado nada.

Bu ay ne kadar tasarruf yaptık?

¿Cuánto dinero hemos ahorrado este mes?

Ertesi sabah, biz birlikte kahvaltı yaptık.

A la mañana siguiente desayunamos juntos.

Yerel hareket edebilmek için muazzam fedakârlıklar yaptık

Hicimos grandes sacrificios para actuar localmente;

Oldukları hakkında bir konuşma yaptık. Netflix algoritmalarının,

Sería fácil imaginar que los algoritmos de Netflix,

Aksiyon potansiyelini kaydedeceğimiz yepyeni bir deney yaptık

donde vamos a registrar el potencial de acción de una Venus atrapamoscas

- Sıkı bir savaş yaptık.
- Çok pis dövüştük

Peleamos una dura batalla.

- Kötü bir başlangıç yaptık.
- Yanlış ayakla çıktık.

Nos levantamos con el pie incorrecto.

Dün çok şey yaptık ve bugün yorgunuz.

Ayer hicimos mucho y estamos cansados hoy.

Biz, birbirlerimizle kalp-kalbe bir konuşma yaptık.

Tuvimos una charla seria el uno con el otro.

Onlara yardım etmek için elimizden geleni yaptık.

Hicimos lo mejor que pudimos para ayudarles.

Ve bunu bir sürü kahrolası mesaj göndererek yaptık.

Y lo hemos hecho enviando una gran cantidad de mensajes de texto.

Peki balayı için neden böyle bir şey yaptık?

¿Por qué hicimos eso para nuestra luna de miel?