Translation of "Oturmayı" in Spanish

Oturmayı tercih ederim.

Prefiero quedarme sentado.

Ben sahilde oturmayı severim.

Me encanta tumbarme en la playa.

Tek başıma oturmayı önemsemem.

No me importaba sentarme solo.

Ekrana çok yakın oturmayı sevmiyorum.

No me gusta sentarme tan cerca de la pantalla.

Ben pencerenin yanında oturmayı severim.

Me gusta sentarme en la ventana.

Son sırada oturmayı tercih ederim.

Prefiero sentarme en la última fila.

Pencerenin yanında oturmayı tercih etmez misiniz?

- ¿No preferirías sentarte en la ventana?
- ¿No preferiría sentarse junto a la ventana?

Benim küçük kızım benim omuzlarımda oturmayı seviyor.

A mi hijita le gusta sentarse sobre mis hombros.

Çitin üzerinde oturmayı bırakın ve karar verin!

¡Dejá de dar vueltas y tomá una decisión!

Tom rıhtımda ayaklarını suya sarkıtarak oturmayı sever.

A Tom le gusta sentarse en el muelle con sus pies colgando en el agua.

Tom sabahın erken saatlerinde sahilde oturmayı sever.

A Tom le gusta sentarse en la playa temprano por la mañana.

Birleşik Devletler'deki lokantalarda sigara içilen veya sigara içilmeyen bölümlerde oturmayı seçebilirsiniz.

En los restaurantes de EE.UU. puedes elegir entre sentarte en la zona de fumadores o en la de no fumadores.

Tom ve Mary'nin küçük oğlu mutfak zemininde oturmayı ve kap kacağa vurmayı seviyor.

El pequeño niño de Tom y Mary adora sentarse en el suelo de la cocina y golpetear ollas y cacerolas.

Tom'un ne tür bir insan olacağından ve bizim gibi aynı evde oturmayı isteyip istemeyeceğinden emin değildik.

No estábamos seguros de qué tipo de persona podía ser Tom y si a él le gustaría vivir en la misma casa que a nosotros.